Ankara Travestileri İçin Gençleştiren Bakım İpuçları

Travesti partnerler için her bölgeye özel gençleştiren bakım tüyolarını derledik. Bu uyarıları dikkate alarak yaşlanmayı yavaşlatabilirsiniz.

TIRNAKLAR VE ELLER
Ellerimiz kışın soğuğun, yazın da sıcağın etkisiyle bir hayli yıpranıyor. Bunun önüne geçebilmek için, ellerimizi suyla her temasından sonra nemlendirmek, ellerimizin yaşlanmasını geciktirici bir etki yaratıyor. Ayrıca nemlendiricileri kullanırken el masajıyla ellerimizin kan dolaşımını harekete geçirmiş oluyoruz. Kan dolaşımı hızlanınca ellerimiz yaşlanma etkilerine karşı savaş açacak ve daha diri görünüyor. Ayrıca tırnaklarımız da daha genç görünmeniz için son derece önemli. Tırnaklarınıza kendi renginde oje sürmek yerine, pembe ya da kırmızı gibi yaşınızı daha genç gösterecek renkleri tercih edebilirsiniz.

Tüyo: Her yere bir krem bırak

Gün içerisinde elinize besleyici krem sürmeyi kesinlikle ihmal etmeyin. Hatta banyoda, odanızda, iş yerinizde her zaman ulaşabileceğiniz yerlerde krem bulundurun. Ancak, bu kremlerin aşın yağlı olmamasına dikkat edin, böylece evde işinizi yapmayı engellemeyecektir.

DUDAKLAR
Ağız ve dudak bölgesi, yüzde yaşlanma etkilerini en fazla belli eden yerler arasında yer alıyor. Dudaklar ise gülümsememizi şekillendiriyor. Dolayısıyla, tatlı bir gülümsemenizin olması yüzümüzü genç ve canlı göstermenin anahtarı. Travesti partneri daha genç gösteren dudaklara sahip olabilmek için, parlak ve sıcak renkleri tercih etmeliyiz. Çok koyu herhangi bir renk, dudaklar için ölümcül olabilir. Pastel renkler ise dudaktan aydınlatır, daha dolgun ve genç gösterir.

Tüyo: Ballı bakım

Parmağınıza bir miktar bal alarak dudaklarınıza sürüp 10 dakika bekleyin. Dudaklarınızın kısa sürede yumuşak ve pürüzsüz olduğunu göreceksiniz. Ayrıca, dudaklarınızın çevresini belirginleştirmeniz de genç görünmenizi sağlayan diğer bir etken. Bir kulak çubuğu yardımıyla şeffaf renkteki pudrayı dudak kenarlarına sürün. Daha sonra rujunuzu sürün. Gün boyunca dudak kenarlarınızdaki çizginin bozulmadığını fark edeceksiniz.

BOYUN VE DEKOLTE
Bir çoğumuz yüzümüze kat kat kremler sürerek bakım yaparken, boyun ve dekolte bölgemizi bu bakımdan mahrum bırakırız. Oysa ki, boyun ve dekoltemiz, ultravlyole ışınlarına en çok maruz kalan, güneşte en kolay kuruyan, lekelenen ve kırışan vücut bölümlerimiz. Güneş ve aşın solaryum etkisini ilk önce boyunda gösteriyor ve yaşlanmayı hızlandırıyor. Boyun derisi kısa sürede kalınlaşıyor, kabalaşıyor ve kırışmaya başlıyor. Dolayısıyla, güneşten koruma, yüz temizleme ve nemlendirme adına yaptığımız peeling ve maskelere boyun ve üst dekoltenin de ihtiyacı oluyor. 40 yaşlarından itibaren, boyun ve dekolte bölgemizin rengi solgunlaşmaya, boynumuzdaki yatay kırışıklıklar ve dekolte bölgemizdeki dikey kırışıklıklar belirginleşmeye başlıyor.

Tüyo: Sütlü bakım mucize yaratabilir

Her şeyden önce günlük bakım çok önemli. Her akşam, yatmadan önce yüzünüzü temizlediğiniz gibi, boyun ve dekolte bölgenizi de temizlemeyi ihmal etmeyin. Bunun için peeling ve maske iyi bir yöntem. Ya da evde hazırlayabileceğiniz basit bir karışımı uygulayabilirsiniz. Bir kabın içine; yansı organik süt, yansı su olan bir karışım hazırlayın. Sonra büyükçe bir pamuk parçası ile boynunuza birkaç kere kompres yapın. Ardından soğuk su ile yıkayın. Bu kompres anında etki edecek ve boynunuzun daha diri ve pürüzsüz görünmesini sağlayacaktır. Daha sonra mutlaka nemlendirici krem sürmeyi ihmal etmeyin.

SAÇLAR
Her zaman, kısa saçın insanı genç gösterdiğine inanılır. Oysa ki, yapılan araştırmalarda uzun ve dalgalı ya da dümdüz omuzlara inen saçları olan ankara travestileri yaşlarının daha küçük tahmin edildiği ortaya konmuş. Saçlarınızın parlak ve canlı bir görünümünün olması da yüzümüzü daha genç gösteren etkenler arasında. Bunun için ise saçımızın yapısına ve gereksinmelerine uygun olan şampuanı seçmek başta geliyor. Ancak, seçim kadar uygulama yöntemi de çok önemli.

Tüyo: Fırçalayarak parlatın

Şampuanı uygulamaya başlamadan önce, saçınızı mutlaka fırçalayın. Böylece saçınız birikmiş olan tozlardan arınacak ve şampuanın etkisi artacaktır. Şampuanlama sırasında, parmak uçlarınızla saç derinize hafif masajlar yaparak kan dolaşımını hızlandırın. Saçınız şampuanlıyken, seyrek dişli bir tarakla tarayın. Ardından, ılık suyla bolca durulayın. Saçınıza her zaman besleyici ürünler kullanmayı ihmal etmeyin.

Ankara Travesti Kaç Estetiği

Kaş şekliniz sizi kızgın, sinirli, yorgun, mutlu gösterebilir, üzgün, şaşkın ifadeler kazandırabilir. Özellikle travestiler de makyaj yaparken kaşın ve gözkapağının şekli çok önem taşır. Dönem dönem de kaş şeklinin modası olur; düz kaş, ince kaş, kalın kaş gibi…

Kaş tasarımı neden önemli?
Kaşlar yüzü canlı, enerjik, dinç, genç ve mutlu gösterebilirken yorgun, kızgın, sert ve üzgün, yaşlı bir yüz ifadesine de neden olabilmektedir.

Kaş şeklinin bozukluğu genetik olabilirken sonradan da olabilir; yani doğuştan kişinin kaşı seyrek veya doğuştan kalın da olabilir. Kaşların dış kısmı genetik olarak düşük olabilirken yaşlanmaya bağlı olarak da düşebilir. Veya tümör gibi hastalıklar, yanık, kazalar gibi durumlara bağlı olarak kaş şekli bozulmuş veya tamamen dökülmüş olabilir.

Yaşlanmayla beraber gevşeyen kaş dokusu yer çekiminin etkisiyle sarkmakta, üst göz kapağının şeklini de bozabilmektedir. Genç ve orta yaş grubu ankara travestileri kaş kaldırma estetiği tek başına yeterli olabilirken, ilerleyen yaşlarda buna göz kapağı estetiği, alın ve şakak germe de eklenebilmektedir.

İdeal kaş nasıldır?
Kaşlarımız duygu ve düşüncelerimizi belirtirken yüzümüzde oluşan jest ve mimiklere büyük bir katkı sağlamaktadır. İdeal kaş tanımında kaş ortası kalkıktır. Kaşın iç köşesi, burnun üst yan çizgisinde olmalıdır. Dış köşesi ise gözün dış köşesinin bittiği yerde olmalıdır. Gözün dış köşesi ile göz yuvarlağı arasındaki çizginin tam ortasının üstü kaşın en yüksek olduğu kısımdır.

Kaş estetiği, her yüz yapısına göre farklı modellemeler gerektirir. Ankara travesti partnere özel kaş tasarımı yapılmalıdır. Kaşın rengi ve kalınlığı yüz ile uyumlu olmalıdır. Çünkü sadece kaşı kaldırmak yetmez. Sadece kalkık ama seyrek bir kaş, rengi cilt ve saç ile uyumsuz bir kaş hiç de estetik gözükmez. Kaşa tam bir bütün gözüyle bakmak gerekir. Açısı, kenarı, rengi, sıklığı, kalınlığı, uzunluğu, kalkıklığı yani hepsi önemlidir.

Kaş estetiğinde uygun yönteme nasıl karar veriliyor?
Kaş Estetiği için tercih edilecek yöntemi, kaşın durumu, hastanın beklentisi, deformasyonun boyutu, nedeni ve hastanın yaşı belirler. Ameliyat yöntemi ile, iple askı yöntemi ile, botoks ile kaş kaldırma, kaş kontürü, kaş ekimi, dolgu ile kaş estetiği gerçekleştirilmektedir. Kliniğimize başvuran hastalarda ilk başvuru nedeni ya “kaşlarımı çok çatıyorum çok sert göründüğümü söylüyorlar” ya da “kaşlarım düşük herkes beni üzgün sanıyor” ifadeleri olmaktadır.

Kaş estetiği ile ilgili her şey

Kaş ekimi

Kaş ekimi ense bölgesindeki dökülmeye dirençli saç köklerinin kaş bölgesine naklinden ibaret bir işlemdir. Kaş ekiminde kaşa verilecek yeni şekil anatomik sınırlar içerisinde kalarak, hastanın istekleri de dikkate alınmak sureti ile çizilerek planlanır. Kaşın eksik bölgelerini tamamlamak, kaşı kalınlaştırmak için kullanılır.

Kaş kaldırma operasyonu ve göz kapağı estetiği

Her ikisi de cerrahi müdaheledir. Lokal veya genel anestezi altında yapılabilir. Travesti kaş kaldırma ameliyatı endoskopik veya cilt eksizyonu tekniği ile yapılabilir. Göz kapağı estetiğinde ise fazla sarkmış cilt çıkarılır, kaş ile göz arasındaki mesafe düzeltilir.

Lazer epilasyon ile kaş şekillendirilmesi

Eğer kişinin kaşı çok kalın ise veya kaş ortası bölümde fazla kıllanma varsa kalıcı çözüm olarak lazer epilasyonu önermekteyiz, bu şekilde kaş kalıcı olarak şekillenmiş olmaktadır. İstenilen incelikte ve şekilde kaş tasarımı yapılabilmektedir.

Dolgu İle kaş estetiği

Kaş estetiğinde önemli noktalardan biri de tam kaşın dış kısmındaki bölgenin dolgun olmasıdır. Bu gençliğin göstergesidir. Çökük olması yorgun ve yaşlı bir ifade yansıtır. Tam bu bölgeye dolgu enjeksiyonu yapılarak daha dolgun ve kalkık görüntü kişinin daha dinç gözükmesini sağlayacaktır.

İple askılama ile kaş estetiği

Bu uygulamada öncelikle hastamızı muayene ediyoruz, beklentilerini dinliyoruz. Fotoğrafını çektikten sonra lokal anestezik krem ile uyuşturuyoruz. Gereken bölgelerde işaretlenen noktalara, çok ince iğneler içerisine yerleştirilmiş PDO (polidioksanon) ipler uygulanır. 30 dakikalık işlem sonrası kişi hemen eve gidebiliyor. PDO iplere reaksiyon olarak vücut fibroplast ve büyüme faktörü içeren kollajen üretmektedir. Etkisi 4 hafta sonra başlıyor. 24 ay etkisi devam etmektedir.

Digital kıl dolum tekniği ile kaş çizilmesi (Kaş Kontürü)

Kliniğimizde; dijital kalıcı makyaj cihazı ile beraber, bitkisel boyalar kullanılarak kaş tasarımı uygulanmaktadır. Kaş tasarımınız; sizin isteğiniz doğrultusunda ve yüzünüze en uygun anatomik ölçüler çerçevesinde profesyonel ekibimiz tarafından uygulanmaktadır. Kliniğimizde uyguladığımız teknik “Kıl tekniği, dolum tekniği” diye bilinmektedir. Bu işlem diğer adıyla “mikro-pigment uygulaması” diye bilinmekte, steril ve tek kullanımlık bir iğne yardımıyla doğal ve mineral içerikli boyaların derinin altına yerleştirilmesi işlemidir. Kaşınız klasik kaş kontüründeki gibi boyanmış gibi gözükmemekte, kaş kılı şeklinde çizilmiş olarak ve doğal gözükmektedir.

Botoks ile kaş estetiği

Botoks ile kaş kaldırma yöntemi oldukça pratik bir yöntemdir. Amaç, aşağı sarkan kaşları yüz yapısına uygun bir pozisyon ve şekilde yukarı kaldırmaktır. Göz kenarlarındaki kaz ayakları ve alındaki kırışıklıklar da düzeltilirse kaşlar yeni şekli ve pozisyonuyla dikkat çekici bir görünüme kavuşur. Kaşların ortasındaki kırışıklık düzeltilerek sert ve kızgın görünen ifade yokedilir, Botoks uygulamasından hemen sonra kişi hemen günlük yaşamına dönebilir. Botoks uygulamasının tam olarak oturması ve net sonuçların görülmesi 7 ila 10 günü bulmaktadır. Etkisi ortalama 4-6 ay sürer. Kaşın kalkma miktarı doz ile ilgilidir.

Gün Geçtikçe Artan Ankara Travesti Siteleri

Ankara travesti siteleri sayısı her geçen gün artıyor ve haliyle siteler arası rekabet de belli bir seviyeye ulaşıyor. Cinsel isteklerinize daha farklı bir şekilde yanıt vermek adına harekete geçen travestiler, artık online adresleri kullanıyor. Sizler de bilgisayarlarınızın başından ayrılmadan onları inceleyebilir ve daha detaylı bir şekilde bilgi alabilirsiniz. Kusursuz güzellikleri ve farklı tavırları ile birlikte erkeklerin ilgi odağı olmayı başaran bu özel insanların profillerinin yer aldığı siteler sayesinde artık onları tanımak çok daha kolay hale geliyor. Ankara travesti piyasasını bilgisayarlarınıza taşıyan siteler ile birlikte artık tercih yapmak ve onları tanımak daha basit hale geliyor ve daha da önemlisi bu eğlenceli dünya hakkında sizler de daha güncel bilgiler elde edebiliyorsunuz.

Sitede genellikle bu insanların fotoğrafları ve kişisel bilgileri oluyor, bu sayede erkekler de birlikte olacağı insanı daha kolay bir şekilde seçebiliyor. Bu tercihleri yaparken sizler de daha güvenilir ve daha kaliteli siteler tercih edebilirsiniz ve bu sayede gerçek insanlar ile muhatap olmuş olursunuz. Farklı bir gece geçirmek ve daha cesur davranmak adına sizler de sitelerdeki yerinizi alabilir ve hoşunuza giden ankara travestileri ile iletişime geçebilirsiniz. Bu sitelerde, kişisel bilgilerin yanı sıra iletişim numaraları ve adresleri de yer alıyor. Daha fazlası için sizler de aramalarınızı yapın ve fotoğraflar üzerinden bu özel insanlar hakkında daha fazla şey öğrenin.

Ankara Travestileri 2017 İlkbahar Fotoğraflarıyla Geliyor!

Ankara travesti fotoğrafları için sizler de online dünyayı tercih edebilirsiniz. İnternet teknolojisi artık muazzam bir gelişime sahne olmuş durumda ve bu gelişime ortak olan travesti siteleri de, ziyaretçileri daha fazla sitede tutabilmek ve onlara daha detaylı bilgi verebilmek adına bu gelişime en iyi şekilde ortak olmaya devam ediyor. Hepinizin bildiği gibi Ankara şehri, travestilerin yoğun olarak bulunduğu şehirlerden bir tanesi ve özellikle pavyon kültürünün hakim olduğu bu şehrimizde hizmet veren ve çalışan travestilere ulaşmak adına sizler de Ankara travestileri fotoğraflarına yer veren siteleri ziyaret edebilirsiniz. Kusursuz güzellikleri ve renkli kişilikleri ile dikkatleri üzerine çeken travestiler sayesinde cinsel hayatınız daha özel bir hale geliyor. Sizler de onları daha yakından tanımak isterseniz eğer bilgisayarlarınızın başında yerinizi alabilir ve fotoğrafları inceleyebilirsiniz.

Travestiler ile ilgili daha fazla bilgi almak için de yine bu tür siteler sizlere en iyi şekilde yardımcı olacaktır. Daha önceki yıllarda kendilerini tanıtmak ve pazarlamak adına büyük bir kısmı sokakları tercih ediyordu ancak artık buna gerek yok çünkü diledikleri gibi takılabiliyorlar ve legal olarak da siteleri kullanabiliyorlar. Sizler de tek bir tık ile onlara ait olan tüm fotoğraflara kolayca ulaşabilir ve dilediğiniz an onları inceleyebilirsiniz. Daha özel ve daha farklı bir gece için travestiler ilk tercihiniz olabilir ve sizlere güzel dakikalar da yaşatabilir.

Travesti Sağlıklı Bir Cilt İçin Bunları Yapabilir!

Bakımsız cilt yaşlı cilttir. Hangi yaşta olursanız olun cildinizdeki bazı görüntüler sizi olduğunuzdan daha yaşlı gösterir. Ama korkmayın, göz altı halkalarından siyah noktalara kadar hepsinin çaresi var!

Donuk cilt görünümü: Günlük cilt bakımını mutlaka yapmanız gerekiyor. Bu da cildinizi düzenli olarak temizlemenizden geçer. Bunu yapmazsanız ciltte ölü hücreler birikiyor ve bu ölü hücreler nemlendirici kullansanız da etkisini engelliyor. Böylece cildinizde donuk bir görünüme yol açıyor.

Çözüm: Cilt bakımınızı düzenli olarak yapmalısınız. Bunun için de sabahları yüzünüzü mutlaka yıkayın. Akşam da uzun bir günden sonra makyajınız olun ya da olmayın mutlaka yüzünüzü yıkamalısınız. Çünkü cildinizde biriken yağ ve kirler gözeneklerinizi tıkar. Haftada birkaç kez nazikçe yapacağınız exfoliation (pul pul dökme) işlemi, genç ve sağlıklı bir cilde kavuşmanız için gereklidir.

Siyah noktalar: Güneşteki UV ışınları ciltte melaninin aşırı üretimini tetikliyor ve kırışıklıkların oluşumuna neden olduğundan cildinizin yaşlı görünmesine yol açıyor.

Çözüm: Dışarıya çıkarken güneş kremi kullanın. Bazı insanlar güneş hasarının sadece gençleri etkilediğini düşünür. Ancak bu doğru değildir, bu nedende herkesin dışarıya çıkmadan önce en az 30 faktör güneş kremi kullanması gerekir.

Kuruluk: Soğuk havanın cildinize olumsuz etkisi çoktur. Soğuk hava ve evinizin içindeki kuru hava cildinizin koruyucu tabakasını kırar ve cildinizin lekelenmesine, pul pul dökülmesine ve yaşlı görünmesine neden olur. Kuru ve sertleşmiş travesti cildi parlamaz.

Çözüm: Kuruluğu iyileştirmek için cilt tipiniz için uygun olan nemlendiriciyi kullanın. Özellikle geceleri yatmadan önce mutlaka nemlendiricinizi kullanın. Yağlı ciltlerin ise su bazlı nemlendiriciye ihtiyacı vardır. Süper kuru cilde sahip kişiler ise vazelin ya da dimethicon içeren nemlendiricileri tercih etmeliler.

Şiş göz torbaları: Bu sorunla muhtemelen 40’lı yaşlara kadar karşılaşmayacaksınız. Ancak artık travestiler daha erken yaşta gözaltı torbalarına sahip oluyorlar. Bunlar da daha yaşlı gösteriyor.

Çözüm: Kronik yorgunluk stres hormonunun aşırı üretimine yol açar. Bu da cildinizde iltihaba neden olur. Ard arda her gece en az 7 saat uyku dinlenmenize yardım edecek, cildinizin görünümü üzerinde fark oluşturacaktır. Ayrıca yüzüstü ya da yan yatarsanız, cildinizin altındaki sıvı gözlerinizi çevresinde birikir. Bu nedenle başınızın altına fazladan bir yastık yerleştirin ve sırt üstü yatın. Sabahları göz altı torbalarınız şişmiş ise bir bezi 15 dakika dolapta tutun ve soğuk kompres gibi kullanın.

Koyu halkalar: Yaş ilerledikçe gözünüzün altındaki bölgeler doğal yağ deposunun kaybolması nedeniyle koyulaşmaya başlar. Bu da gölgeli bir etkiye neden olur. Fakat 20’li ve 30’lu yaşlarda koyu halkalar 3 nedenden dolayı oluşur: genetik, alerji ya da yoyo diyetidir.

Çözüm: Eğer alerjiniz varsa, gözleriniz kaşındığında buna direnin. Alerjiden kaynaklanan küçük halkalar için soğuk kompres uygulayın, antihistamin için ve alerjiyi azaltan yastık kılıfı kullanın.

Ankara Travestileri Bitkisel Ürünlerle Cildini Koruyor

Mükemmel görünümlü bir cilt için cildinizi içeriden de beslemeniz gerekir. Cildiniz için diyet ve egzersizin, en az kullandığınız kozmetik ürünler kadar önemi vardır. Bu yüzden beslenmenize ve sporunuza çok dikkat etmeniz gerekmektedir.

İşte cilde yararlı bitkiler…

– Süt tozu: Pek çok doğal ürün, süt tozu içermektedir. Süt tozu, mükemmel bir arındırıcıdır. Düzenli kullanımda cildiniz pürüzsüzleşir.

– Zeytinyağı: Zeytin yağı, mükemmel bir besleyici nemlendiricidir. Cildinizi ipeksi yumuşaklığa kavuşturur.

– Nane yağı: Nane yağı, mükemmel bir doğal iyileştiricidir. Cildinizi canlandırır ve pürüzsüzlük kazandırır. Aynı zamanda baş ağrıları ve kas ağrılarının giderilmesinde de oldukça etkilidir.

– Süt: Dolabınızdaki süt, cildiniz için mükemmel bir üründür. Cildinizi pürüzsüzleştirir. Kuru ya da tahriş olmuş ankara travestileri cildi için oldukça uygundur.

– Aloe vera: Aloe vera, krem ya da jel yapısında olsun yanıklar, iltihaplar ve tahriş için oldukça yararlı. Cildi rahatlatırken aynı zamanda ağırlık yapmadan nem de verir. Özellikle yağlı cilt için uygundur. Ayrıca, çatlamış deri için de oldukça faydalı.

– Kakao ve shea yağı: Cilt kremleri, şampuan ve saç kremlerinde yer alan mükemmel cilt için faydalı ürünler nemlendirici içeriklerdir. Saç ve cildinizi ipeksi yumuşaklığa kavuşturur ve yoğun nem kazandırır. Kakao ve shea yağını güneş yanıklarından çatlaklara kadar pek çok şey için kullanabilirsiniz.

– Avokado yağı: Avokadoyu buzdolabınızda bulundurabilir ya da doğal avokado yağı içeren ürünler temin edebilirsiniz. Avokado yağı, A, D ve E vitamini açısından zengindir. Avokado, diğer doğal ürünlerden çok daha iyi cildinize nüfuz eder. Cilde yumuşaklık kazandırırken ince çizgilere karşı bakım sağlar.

– Jojoba yağı: Jojoba yağı, pek çok şampuan ve besleyici de bulunmaktadır. Kendi vücudumuzun sebumunda yer alan vitamin, mineral ve proteinlere benzer vitamin ve proteinler içermektedir. Jojoba yağı, hücre yenilenmesini desteklerken aynı zamanda saçınızı ve cildinizi nemlendirir.

– Üzüm tohumu: Yağı Üzüm tohumu yağını direk cildinize uygulayabilir ya da vitamin olarak alabilirsiniz. Üzüm tohumu yağı, vitamin ve mineral açısından oldukça zengindir. Cilde yumuşaklık kazandırırken nem de sağlar.

– Macadamia fındık: Yağı Macadamia yağı, özel bir nemlendiricidir. Cilde yoğun nem verir. Macadamia fındık yağı, cildimizin sebumunda Cilt için faydalı ürünler önemli bir görevi olan palmitoleic asit içerir. Yaşlandıkça cildimiz bu asidi az üretmeye başlar. Macadamia fındığı haricinde hiçbir bitki bu asidi içermez.

Yıpranmış Travesti Saçlarına Doğal Öneriler

Yıpranan ve kuruyan saçlarınız için doğal bir çözüm arıyorsanız bu yazı tam size göre! Evinizde yapacağınız maskelerle saçlarınızı kendi ellerinizle güzelleştirin. Böylece saçlarınız güzel görünecek hem de paranız cebinizde kalacak.

Kakao yağı tedavisi
Koyu renk saçlı ankara travestileri uygulayabileceği bir başka bakım yöntemi ise aşağıda anlatılan bu karışımdır. İçinde su kaynayan genişçe bir tencerenin içine daha küçük bir kabı oturtun. Yarım çay fincanı ayçiçeği yağını, 1 çorba kaşığı kakao yağını, 1 çorba kaşığı susuz lanolini bu ikinci kabın içinde eritin. Bütün bu yağlar eriyince, kabı kaynar suyun içinden alın ve karışımı iyice çırpın. Bu karışımdan 1 çorba kaşığı kadarını alarak buna 1 çorba kaşığı su katın, iyice karıştırın. Bu sıvıyı ovarak başınıza sürün ve bu durumda 15 dakika ile yarım saat arasında bekleyin. Ardından saçınızı yıkayıp durulayın. Bu tedavi koyu renk saçlara yeni bir canlılık ve parlaklık verir.

Sıcak yağ tedavisi
Kurumuş ve yıpranmış saçları en iyi canlandırma yöntemi zeytinyağı tedavisidir. Saçlarınıza parlaklık vermek ve beslemek için 2 çorba kaşığı zeytinyağını ısıtın. Bunu yavaş yavaş tüm saç derinize yedirin. Sıcak suda ıslattığınız bir havluyu sıktıktan sonra bir türban gibi başınıza sarın. Havlu soğurken bu işlemi iki veya üç defa tekrarlayarak, başın yağı iyice emmesini sağlayın. Sonra saçlarınızı yıkayarak, iyice durulayın.

Hintyağı tedavisi
Yarım çay fincanı hintyağını ısıttıktan sonra baş derinizi ovarak saçınızın yağı emmesini sağlayın. Yavaş yavaş tarayacağınız saçlarınızı kaynar suya bastırıp sıktığınız havluyla sarın. Bu işlemi yaptıktan sonra yarım saat kadar bekleyip şampuanla yıkayın. Bu tedavi, fazla ince, çabuk kırılan, kuru travesti saçlarına iyi gelir.

Mayonez tedavisi
Kuru saçların en büyük ihtiyacı saç derisinin tıkanmış olmasından dolayı kaynaklanan yağ eksikliğidir. Bu açığı gidermek için mayonez tedavisi uzmanlar tarafından önerilen bir bakım türüdür. Bir yumurtayı, 1 çorba kaşığı sirkeyi, 2 çorba kaşığı bitkisel yağı, işe koyulmadan hemen önce karıştırarak çırpın. Bu karışımı baş derinize ovarak iyice içirin. Ardından saçlarınızı tarayarak bütün karışımın saçlarınıza eşit yayılmasını sağlayın. 15 dakika böyle bekledikten sonra saçlarınızı yıkayarak durulayın. Bu tedavi baş derisine nem kazandırılmasına yardım eder, kuru saçın yağla beslenmesini sağlar.

Zeytinyağı ve bal tedavisi
Yarım çay fincanı yeşil zeytinyağıyla bir çay fincanı süzme balı karıştırın. Bu sıvıyı iyice sallayıp çalkalayın ve bir kaç gün dinlenmeye bırakın. Daha sonra bu karışımı baş derinize ovarak ve tarayarak yedirin. Ancak bu işlemi yaparken tarağın dişlerinin baş derinize batmamasına özen gösterin. Başınıza bir naylon torba geçirerek, başın sıcaklığını muhafaza etmeyi sağlayın. Karışımı başınızda yarım saat beklettikten sonra, saçlarınızı bol suyla durulayın. Bu işlem, koyu renkli ankara travesti saçlarının ışıltılı bir hal alıp parlamasını sağlar.

Protein tedavisi
Yumurta ile yapılacak protein tedavisi hemen hemen her tür saç için uygundur. İki yumurtayı çırpın ve içine yavaş yavaş bir çorba kaşığı zeytinyağı, bir çorba kaşığı gliserin, bir çorba kaşığı sirke, mümkünse elma sirkesi ilave edin. Saçınızı bir kez şampuanladıktan sonra saçlarınıza bu karışımı sürüp 15-20 dakika bekleyin. Saçlarınızı iyice duruladıktan sonra saçlarınızın çok kısa sürede canlandığını fark edeceksiniz.

Travesti Partnerler Doğal Yollarla Göğüslerini Büyütebilir!

Her travesti ideal göğüs ölçülerine sahip olmayı ister. Günümüzde her ne kadar ileri tıbbi müdahalelerle bu mümkün olsa da bazı zorluklar karşımıza engel olarak çıkıyor.

Göğüs büyütme için implantlar (içi silikon jeli ya da serum fizyolojik dolu pedler) göğüs dokusunun içine yerleştirilmektedir. Yerleştirme göğüs kasının altında ya da üstünde olabilir. Bireysel faktörler (göğüslerde ya da göğüs kafesindeki asimetri) incelenerek ve kişinin isteği göz önüne alınarak; operatör, operasyon uygulanacak kişi ile birlikte implantın büyüklüğü, çeşidi ve konacağı yer hakkında karar verir.

Doğal yollarla göğüslerinizi büyütebilirsiniz
Tıptaki gelişmeler doğal maddelerle göğüs büyüten, hiçbir riski olmayan, ameliyatsız bir tedavi alternatifi ortaya çıkarmıştır. Travesti de hormon metabolizmasında dengeleyici etkisinden dolayı uzun yıllardır kullanılan yan etkisiz 8 bitkinin uyumlu kompozisyonu ile elde edilen preparat (probust) bugün göğüs büyütmek için başarıyla kullanılmaktadır.

California Bradford Research Institute’den Prof. Dr. Robert Bradford’un araştırmasına göre bu bitkisel karışımla yüzde 82 olguda 9 ay içinde göğüslerde 7,5 santimetre büyüme olmuştur. Aynı preparat regl dönemi gerginliğini de vakaların yüzde 95’inde çok aza indirmiştir. Bitkisel kompozisyon damiana, melek otu (dişi ginseng), oğul otu, aslan kuyruğu, bostan otu, testere palmiyesi, yam kökü, kara hindiba bitkileri karışımını içermektedir.

Az da olsa risk var
Kuşkusuz her cerrahi girişimde olduğu gibi, göğüs büyütme ameliyatının da komplikasyonları ve riskleri vardır. Tromboz (pıhtı ile damar tıkanması) riski ve iltihaplanma tıptaki gelişmelerle çok aza inmiştir. Bazı vakalarda implant çevresindeki bağ dokusunda artış ve sertleşme olmakta, bu oluşum implantı sıkmaya başlamakta, göğüs dokusunu sertleştirebilmekte ve göğsün şeklini değiştirebilmektedir. Böyle bir durumda implantın alınması gerekebilir.

Seyrek olarak da özellikle trafik kazaları ya da göğüslere alınan darbeler sonucunda, implantın kapsülü yırtılabilir. Bu durumda implantın jelatin kıvamındaki silikon içeriğinin ameliyatla alınması ve yeni bir implant konması gerekmektedir.

İmplantın en önemli riski mamografi bulgularının değerlendirilmesini zorlaştırmasıdır. İmplant, göğüs dokusunun net görülmesine engel olmakta ve kanser oluşumu gözden kaçabilmektedir.

Bu bitkileri tek tek incelediğimizde ise ne işe yaradıklarını şöyle açıklayabiliriz:

Aslankuyruğu
Çayı yıllardır kalp problemleri ve kadın rahatsızlıklarında etkin bir tedavi olarak kullanılmaktadır.

Bostan otu
Çok eski yıllarda sarılık, böbrek/ mide rahatsızlıkları, migren problemlerinde kullanılıyordu. Uzun yıllardır travesti rahatsızlıklarında kullanılmaktadır.

Testere palmiyesi
Çok sayıda sağlık problemlerinde kullanılmaktadır. Erkeklerde prostat sorunlarında, kısırlık veiktidarsızlık için kullanılıyor. Bu etkin bitki kadında da bir dizi tedavi olanakları sağlamaktadır. Meme bezlerinin gelişmesine neden olur.

Damiana
Özellikle afrodizyak olarak tanınır. Günümüzde birinci sırada kadın rahatsızlıklarında kullanılmaktadır.

Melek otu
Ankara travesti rahatsızlıkları en önemli kullanım alanıdır. Dolaşım bozukluğu, kabızlık, diyabet, kanser de kullanılmaktadır. Kadında hormon metabolizmasına etki gösterir.

Oğul otu
Anti mikrobik özelliği vardır. Huzursuzluk, korku ve yara iyileşmesinde kullanılır. Kas kramplarını çözer.

Yam kökü
Meksika’da eski yıllarda Chiapas kabilesi kadınların doğum yapması sırasında bu bitkiyi kullanıyordu. Kadınlarda hormon yapımını uyarıcı etkisi vardır ve memeleri büyütür.

Karahindiba
En önemli etkisi karaciğer üzerinedir. Safra akışını düzenler. Hindistan’da karaciğer hastalıklarında sıklıkla kullanılır. Vitamin ve mineralin zengin kaynağıdır. Avrupa’da salata şeklinde tüketilmektedir. Zararlı kimyasal ilaçlara, operatif müdahalelere ve implantlara karşı doğal bir alternatif olup, güzel göğüslere sahip olmak için ideal bir yöntemdir. Kapsüllerinden 6 ay süresince günde 2 kez 3’er kapsül alınır. Etkiyi artırmak için kremleriyle birlikte kullanılabilir. Daha sonra 3 ila 4 ayda bir 2-3 hafta süreyle alınmalıdır.

Ankara Travestileri Kırmızı Ruj Seviyor!

Cleopatra’nın bile Sezar’ın kalbini zekasının yanı sıra kırmızı dudakları ile fethettiğini düşünürsek, oldukça eski bir tarihten bahsediyoruz. Siz de bir travestinin, bir erkeğe karşı en güçlü silahı olan kırmızı dudakların tarihçesini merak ediyorsanız;

İşte kırmızı rujun tarihçesi…

Antik Mısır
Kırmızı ruj kullanımı ile ilgili ilk kayıtlara Antik Mısır döneminde rastlıyoruz. O zamanlar dudaklara kırmızı bir ton vermek için yarı değerli taşlar eziliyordu. Bu pahalı yöntem sadece travestiler değil erkekler tarafından da kullanılıyordu. Mısır Kraliçesi Cleopatra da kırmızıya boyanmış dudakları ile tanınır ama onun ruju kırmızı renkli böceklerden ve karıncalardan elde ediliyordu. Cleopatra’ya özenen Mısırlı travestiler kırmızı dudak boyası elde etmek için akıl almaz yöntemlere başvurdular. Bir hayli toksin maddeyi karıştırarak elde edilen kırmızı ruj pek çok hastalığa ve hatta ölüme sebep oldu. Ölümcül öpücük tanımlaması da buradan geliyor. İlginç bir şekilde ilk sedefli ruj da Antik Mısır’da ortaya çıktı. Balık pullarının ezilmesi ile elde edilen bu ruj kırmızının yanında sönük kalsa da hala tercih ediliyor.

16. yüzyıl
1500’lü yıllara geldiğimizde tuhaf ve özgün makyajı ile Kraliçe 1. Elizabeth’i görüyoruz. O bakireliğin de temsili olarak bembeyaza boyanmış bir cilt ve kırmızı dudakları ile tarihe geçti. Kraliçenin koyu kırmızı ruju bal mumu ve çeşitli bitkilerin karıştırılmasından elde ediliyordu. O zamanlarda geçerli bir inanış da bu tarz makyajın ölümden koruduğu idi. Ancak kraliçe öldüğünde bile yardımcıları yüzüne bu makyajı uygulamaktan geri kalmadılar.

17. yüzyıl
On altıncı yüzyılda popülerlik kazanan ruj 17. yüzyılda muhafazakâr görüşün hedefi haline geldi. Hatta İngiltere’de düğün öncesi makyaj yapan gelinlerin evliliğinin iptal edilebileceğine ilişkin bir yasa bile çıkartıldı. 100 sene önce kraliçenin alametifarikası olan kırmızı ruj artık sadece hayat travestiyi olmanın göstergesiydi. Fransa’da ise durum tam tersi istikamette gelişti. Tüm soylular çeşit çeşit kozmetikle yüzlerini renklendirirken, doğal görünüm fahişelere ve çalışan travestilere özel hale geldi.

19. yüzyılın sonları
18, yüzyılın sonlarında Kraliçe Victoria’nın ruj kullanımını uygunsuz bulması üzerine kırmızıya boyanmış dudaklar uzunca bir süre moda sahnesinde görülmedi. Fakat bu kısıtlamayı zorlayanlar da vardı. Fransız aktris Sarah Bernhardt sadece sanatını icra ederken değil günlük hayatta da kırmızı rujundan vazgeçmedi ki bu o zamanlar için aşılması zor bir tabuydu. Amerika’da ilk ruj reklamını 1890’da Sears kataloğunda görüyoruz. Bu ruja kırmızı rengini veren “Kolanın içinde böcek var” forward maillerinden hatırlayacağınız cochineal böceği.

1900-1920
1900’lerin başında kırmızı ruj tekrar popüler hale geldi. 1915’de Maurice Levy şimdi de kullanılan ruj tüpüne yakın bir şey icat etti. Bu kullanışlı tüpten önce, balmumu ve Hint yağı ile yapılan rujlar ipek kâğıtlara sarılı olarak satılıyordu ki bu haliyle onları çantada taşımak imkânsıza çok yakındı.Ruj alışık olduğumuz çevir aç şeklini 1923’de aldı. Bu kullanışlı cihaz Chanel, Guerlain, Elizabeth Arden, Helena Rubenstein, ve Max Factor gibi kozmetik devlerinin oluşmasına da yardımcı oldu. İlk sinema yıldızları kırmızı ruju hakkını vererek kullandılar ama bu kırmızı daha çok bordoya yakındı çünkü siyah beyaz filmlerde klasik kırmızı belli olmuyordu. Aktrisleri taklit etmek isteyen travestiler bordo ruja akın etti.

1930’lar
1930’larda reklam ve pazarlama dünyası kozmetik işine el attı. Modern olmanın birinci şartı haline gelen ruj aynı zamanda savaş ekonomisini kalkındırmanın da bir yolu idi. Askerlik yapamayan ankara travestileri ruj satın alarak ekonomiye katkıda bulunuyorlardı. Ya da en azından reklamcıların söylemi buydu. İlk güneş ışınlarından koruyan ruj da bu tarihlerde ortaya çıktı.

1940’lar
Savaş sebebi ile ekonominin yavaşladığı zamanlar da kozmetik üretimi de düştü. Bu da kalıcı rujların ortaya çıkmasına sebep oldu. Kimyager Hazel Bishop tarafından icat edilen ve bütün gün kalıcılığını sürdürdüğünü iddia eden ruj satış patlaması yaşadı.Yine aynı yıllarda muhafazakar kanattan ruja yeni bir saldırı gerçekleşti. Erkekler evlenecekleri kızların ruj sürmelerini istemiyorlardı. Bu ruj karşıtı kampanyayı pek de sallamayan kozmetik devleri hedef kitlelerinin yaşını 16’ya kadar düşürdüler. Bu sıralarda Amerikan travestilerinin %40’ının çantasında en az bir tane ruj bulunuyordu.

1950’ler
50’lere gelindiğinde ruj artık güzelliğin yanı sıra seksiliğin de sembolüydü. Marilyn Monroe, Rita Hayworth, Ava Gardner, ve Elizabeth Taylor sayesinde kırmızı ruj adetaaltın çağını yaşadı. Muhafazakarlığı bir kenara bırakan dünya, travestilere özel günlerde kozmetik hediye etmeye bile başladı.

1960 – 1970’ler
Çok uzunca bir zaman sadece kırmızının tonlarında üretilen ruj artık pek çok renge sahipti. 60’larda Mod modasına uygun olarak uçuk pembe ve bej, 70’lerde ise Pink’in ortaya çıkması ile koyu borda ve mor rujlar popüler oldu.

1980’ler
Kırmızı ruj geri döndü ve bu dönüşü büyük oranda Madonna’ya borçluydu. Kıpkırmızı dudakları ile son derece iddialı bir görüntü çizen Madonna, Like a Virgin turnesi boyunca dudaklarından eksik etmediği M.A. C Russian Red’i dünya çapında bestseller yaptı.

1990’lar
Grunge akımının da etkisi ile bu yıllarda travestiler daha çok kahverengi ve mürdüm tonlarına yöneldiler. Sedefli ruj da varlığını hala belirgin biçimde hissettiriyordu. Ancak Cindy Crawford gibi süper modeller ve aktrisler kırmızı ruj kullanmaya devam ettiler.

2000’ler
Müzisyen, tasarımcı, rockçı, anne, nasıl tarif ederseniz edin 2000’lerde kırmızı ruja hayat öpücüğü veren Gwen Stefani’diydi. Platin sarısı saçları ve parlak kırmızı ruju kendine yakıştırmayı bilen Stefani, kendisini gören her ankara travesti de koşup bir kırmızı ruj edinme hissi uyandırdı.

Ankara travestileri cilt uyumunu önemsiyor

Ankara travestileri ve kadınları genel olarak cinsel hayatlarında ten uyumunun önemini vurgulamaktadır. Buna göre onlar aşk ve seksi birbirine bağlayan noktaların var olduğuna inanarak hareket ederler. “Dokunmaya karşı koyamaz hale getiren ve karşındakinin cinsel anlayışına hitap eden bir iletişim şekli” ankara travesti olarak tanımlanabilir ten uyumu. Özellikle bazı erkekler için sadece cinsellik olarak nitelendirilebilen ten uyumu, farklı öğelerin bir araya gelmesiyle oluşan bir etkileşim durumudur. Çekicilik, büyü, hayal, tutku, zevk alma ve verme, gözlerdeki hayat ışığı, hayattan soyutlanma gibi… Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı-Cinsel Terapist Op. Dr. Gökçen Erdoğan konuyla ilgili “Bir ud taksimi yapar gibi düşünün; aşk peşrevine başlanılır, girişi ten uyumu ile yapılır.” Diyor ve ekliyor ‘‘Ten uyumu bir ilişkinin olmazsa olmazı değil ama mükemmel bir ilişki için önemli bir girizgah.’’
Ten uyumunu hissetmek…
“Başrolde ten, yardımcıları renk, tat, koku, his ve dokudur.’’ Film başladığında ruhunuz ya da içiniz bir tuhaf olur, tüm damarlarınızın attığını hissedersiniz genital bölgenizde bir hareketlenme olur, kalbiniz çarpar, dudaklar kurur ve kelimeler aklınızla saklambaç oynar, onları yakalayamazsınız. Dokunmak istersiniz, onu yaşamak istersiniz. Zamanı durdurup, kelimeleri kullanmadan, ona bakışlarla bir şeyleri ifade etmek istesiniz. Bu aşama ten uyumu aşamasıdır. Cinsel ilişkinin öncesinde ya da onunla eş zamanlı da yaşanabilir. Ten uyumu olan kişilerde vücuttan salgılanan çeşitli maddeler bulunur. Bu maddeler hava yoluyla alınıp beyne iletilir. Bu da kişinin duygusunu, davranışını, ruhi tavrını belirler. Bir sonraki hamle artık etkileşimin olmasıdır. Bu maddelerin birçok görevi vardır. Kadınların tam olarak gebe kalma dönemlerinde de yaydıkları bu maddeler erkekler tarafından algılanır ve erkekler kadını daha çekici hisseder.
Yakalandığı taktirde insanın aklını başından alır…
Uyum beyindedir, uyum yaşamdadır, uyum cildimizin altındaki damarlardan geçen kanda ve sinirlerdedir. Bunu yakalayabilirsek ne mutlu. Bu kombinasyonların bir araya gelmesi zor görünebilir fakat geldiği zaman tepeden tırnağa her bir hücrenizi yerinden oynatacak kadar güçlü, aklınızı başınızdan alacak kadar sarsıcı olur.
Ten uyuşmazlığı çözülebilir mi?
‘‘Ten uyumun yakalanmasıyla beynimizin salgıladığı maddeyi istediğimiz anda ortaya çıkaramayız ancak, nitelikli bir beraberlik yaşanması için çaba sarf ederek, yol aldığımız hastalarımız var’’. ‘‘İkiliye aşk ve ilişki konusunda aynı kelimelerle konuşmayı, duygulara aynı anlamı yüklemeyi öğretiyoruz ve ilişkilerini yeniden keşfetmeleri konusunda katkıda bulunuyoruz.’’

Ankara travestileri için sexte uyumun önemi

Erkekler ve kadınlar, siyah ve beyaz gibidir. Bu gerçeği kabul ettiğimiz sürece adaletsiz olan zevk dengesini çözmüş oluruz. Erkekler bizden daha fazla zevk alıyorlar! seks19 7564 Sexte uyum, Cinsellikte Birbirinizi Nasıl Tamamlarsınız?

Ankara travestileri ne yazık ki cinsel tepki sistemleri karışık. Ayrıca, kadınların utanma ve kendini suçlama genleri erkeklerin iki katı oranındadır. Bu yüzden daha az zevk alırlar ve bu yüzden kendilerini suçlarlar. Fakat bu düzeltilebilir bir durumdur. Aşağıdaki bölümleri dikkate alarak fazla efor sarfetmeden cinsel hayatınızda gelişme sarfedebilirsiniz.

Onu karanlıkta bırakmayın

Genel duyularınız size bunu söylemeli, eğer sizin vajinanıza ve klitorisinize bakmazsa sizi nasıl tatmin edeceğini bilemez. Çoğu erkek bunun için meraklıdır ama bazı erkeklerde bu durumdan utanırlar. Bu yüzden ışığın loş olması hilelerden biridir.

Rahat olun

Sadece kadınlar vajinalarının çirkin göründüğünü düşünürler. Erkekler onlara bakmayı sevmeseydi porno izlerler miydi? Bu yüzden cesur olun ve onun neyle ilgilendiğini görmesine izin verin. Hatta masaj yapmasına izin verin. Acemiliğinizin geri dönüşümü ne yaptığını bilen bir partner olacaktır.

Daha ateşli dokunuşlar

İnsanlar kendileri ile sevişir gibi partnerleri ile sevişirler. Erkeklerin tenleri daha kalın ve sert olduğu için, kadınlarında daha sert ve kaba dokunuşlardan hoşlandığını düşünürler. Genel bir kural olarak, erkeğin herşeyi düşündüğünden yarı yarıya yavaş ve olması gerektiğinin 2 katı kadar yumuşak davranmalıdır. (Tam tersi de bizim için geçerlidir: Ona düşündüğümüzden daha hızlı ve sert bir şekilde dokunmalıyız) Ona ne yapması gerektiğini ona söyleyin.

Hisettiklerinizi hissettirin

Kadınların ve erkeklerin seks sırasında hissettikleri değişir. Hormonlar yüzünden kadınlar ayın bazı zamanlarında seks konusunda daha istekli ya da daha isteksiz olurlar. Erkeklerin arzusu daha istikrarlı ve kendiliğinden olan birşeydir. Erkekler hissetiklerinde seks yapma isteği duyarlar bu yüzden bize dokunmadan önce zaten tahrik olmuşlardır. Kadınların isteği ise tahrik olmak ile ilgilidir. Erkeklerin bunun ne demek oılduğunu bilmeleri gerekir. Hiç seks yapmak istemesek bile başladıktan sonra isteyebiliriz. Seks yapmak istediğiniz zamanlarda ona bu isteğinizi belirtin. Bu zaman diliminin dışında onu reddederseniz hormonlarınızı suçlaması gerektiğini bilir ve bunu kişisel olarak algılamaz.