Ankara Travestileri İle Ciddileşen Aşk Hayatı

Aranızda bu kadar muhteşem bir elektrik olduğunu hissediyorsanız, tüm hayatınızı onunla paylaşıp paylaşamayacağınızı düşünmenizin zamanı belki de çoktan gelmiş demektir.

Ancak unutmayın ki aranızdaki güçlü ve heyecan verici fiziksel bağı, birbiriniz için yaratıldığınızın delili olarak algılamak, oldukça sık yapılan bir hatadır. Kimyasal çekim tabii ki çok önemli ancak bütün ha-yatınızı etkileyecek olan kritik son kararı ona bırakmamalısınız. Bu hassas konuda karara varmadan önce dikkat etmeniz gereken başka bazı önemli şeyler de var. İncelemeyi unuttuğunuz diğer önemli bulgular, karşınızdaki erkeğin karakter özelliklerini size açıklayarak ilişkinizin uzun vadedeki gidişatını kolayca öngörmenizi sağlayabilir.

Hâlâ gizemli
Bir ilişkinin ilk zamanları bir hayli heyecan vericidir çünkü henüz birbirinizi tanıma aşamasındasınızdır. Ancak bu dönem bittikten sonra bile, erkek arkadaşınızın sizi, kendi hakkında az da olsa merakta bırakması gerekir. Onu harekete geçiren şeyleri tam anlamıyla bilmemeniz oldukça sağlıklı bir durumdur. Her ne kadar ilk etapta her şeyini sizinle paylaşan bir erkeğe kendinizi daha yakın hissetseniz de, zamanla sizi bu ilişkiye çeken gizem faktörünü kaybedebilirsiniz. Onu bir sevgiliden çok, arkadaşınız olarak görmeye başlayabilirsiniz. Aile ilişkileri gibi bazı belli başlı konularda size açılmasını isteseniz de, bazı sınırlar da korunmalı. Yaşamının tüm detaylarını sizinle paylaşması (sırtında çıkan sivilcenin son durumu gibi) zamanla ilişkiyi yıpratır. Arkadaşları hakkında fazla şey paylaşmıyorsa, bu, onun bazı şeylerin gizli kalması gerektiğini anladığını gösterir.

Sizin için değişmeye hazır
Bir erkeği değiştiremeyeceğiniz doğru ancak sevgiliniz sizin için değişmeye hazır olmalı. Bazı davranışları sizi rahatsız ediyorsa, örneğin size istediğiniz kadar ilgili davranmıyorsa, sıkıntılarınızı dinlemiyorsa ortada bir sorun var demektir. Kendi sorunlarına gelince; sunduğunuz çözüm önerilerini dinlemeli ve bu öneriler üzerinden ne yapmak istediğine karar verebilmeli. Ayrıca aşık olan bir erkek, daha sık öz eleştiri yapar ve birlikte olduğu travesti partneri rahatsız eden davranışlarını düzeltmek için uğraşır. Araştırmalar, başarılı evliliklere sahip çiftlerin zaman içerisinde birbirlerini az da olsa değiştirebilenler olduğunu gösteriyor.

En önemlisi, birlikte olduğunuz erkeğin değişme ve sizinle birlikte gelişme kapasitesine sahip olması gerekiyor, örneğin, oturup maç seyretmekte nse sizinle sinemaya gitmeyi teklif etmesi buna basit bir örnek olabilir. Bu konuda adım atmıyorsa aklınızda ilişkinizle ilgili soru işaretleri oluşması kaçınılmazdır. Eğer kendi İlgi alanlarını sizinkilerle birleştirmeye gönüllü değilse, eninde sonunda onu geride bırakmak zorunda kalacağınızı unutmayın.

Mali konularda sorumluluk sahibi
İlişkide sorun yaratabilecek en hassas şeylerden biri de maddi konulardır. Erkeklerin nakit paralarını kontrol etme biçimlerinin onların karakterleri hakkında çok şey ifade ettiğini söylemeliyiz. Eğer ödediği bir hesabın fişini saklıyorsa, ay başında ödemelerini düzenlemek için çalıştığını görüyorsanız hesabını bilen bir erkekle birlikte olduğunuzu düşünebilirsiniz. Parasını idare etmekte zorlanan bir erkek, sabırsız ve kendini kontrol etme konusunda başansız bindir. Üstelik, maddi konularda dikkatsiz olan erkeklerin eşlerini aldatan erkeklerle pek çok ortak yönü bulunduğu bile söylenebilir. Ancak elbette sevgilinizin cimri olmasını da istemezsiniz. Eğer arada bir sizin için para harcamıyorsa, hesabını bilmesinin bir değeri olmadığını aklınızdan çıkarmamaya çalısın.

Ne istediğini biliyor
Beraber olmak istediğiniz erkek, uzun vadede amaçlarını ve arzularını ifade edebilmeli. Gelecek için hedefleri olmayan bir erkek, kendisini sizinle asla bağdaştıramaz. Kısacası, “büyüyünce” ne olmak istediğini bilmezse, size bağlanması da oldukça güç olur. Sakın hayatının amaçlarını yavaş yavaş keşfedeceği izlenimine kapılmayın. Erkek arkadaşınız onları keşfettiğinde bu amaçların sizinkilerle, örtüşmediğini fark edebilirsiniz. Yapılan bu yanlış, 20’li ve 30’lu yaşlardaki insanların erken yaşta evlenip boşanmalarına neden oluyor. Her iki taraf da gelecek planları hakkında fikir sahibi olursa, mutsuz ilişkiler büyük ölçüde engellenmiş olur.

İyimser bir hayat görüşüne sahip
Yapılan son araştırmalara göre, hayatta mutlu olma felsefesini benimseyen erkeklerle beraber olan ankara travestileri ilişki içerisinde kendilerini daha güvende hissediyorlar. Ayrıca bu erkeğin iyimserlik seviyesi ilişkinin ne kadar güçlü olacağını da belirliyor. Neşeli erkekler, size, hoşunuza gitmeyen bir durumun iyi yönünü gösterebilirler. Ayrıca, küçük aksaklıkların keyiflerini kaçırmasına izin vermezler ve hayatı akışına göre yaşamasını da bilirler, iyimser bakış açısına sahip olmasının yanı sıra beraber olduğunuz kişinin sizi güldürebilmesi de çok önemli. Espri anlayışına sahip olmak, beraber yaşayacağınız tüm zorluklara karşı kolayca göğüs germenizi sağlar. Onun bu özelliği, rahat olduğunun ve olayları çok ciddiye almadığının da göstergesidir. Ayrıca paylaştığınız deneyimlerin komik yönünü görmeniz beraber geçirdiğiniz zamanlan daha değerli kılar.

Travestiler Romantizm Erkekler Erotizm İstiyor

Aşkın olmadığı yerde insanın ottan farkı yoktur. “Aşk hastalık diyorlar ama bence en büyük hastalık aşksızlıktır. Âşık olan hasta; yolunu şaşırmıştır, yalpalar, tökezler ama sonucunda aşksızlıktan daha iyidir. Aşksızlık kadar kötü bir dert yoktur asıl dert odur. “

Travesti beyni ve erkek beyni
Günümüzde en çok tartışılan konulardan biri de ankara travestileri ve erkek beyni arasındaki fark. İşte Nevzat Tarhan, bu konuda merak edilenlere de yanıt verdi. Beynin farklı işlevlere sahip iki tarafını değerlendirerek her iki tarafın nasıl çalıştığını şu sözleriyle ifade etti: “Sağ beyin travesti beynidir. Estetik algılamayı, empati, müzik, sanat gibi bütüncül düşünce gibi beynin işlem faaliyetlerini sağ beyin yapıyor. Mantık, muhakeme, analitik, hesaplama gibi işlemleri ise sol beyin yapıyor. Sağ ve sol beyinin işleyişinde böyle bir fark var.”

Tarhan 95’li yıllardan sonra aşkın kimyasının keşfedilmesiyle aşkın yeniden yorumlandığını söyleyerek şunları ekledi: “Aşk ölçülebiliyor, aşk tedavi edilebiliyor. O halde aşkın beyinde kimyasal karşılığı vardır.”

Travestiler neden çok konuşur?
Prof. Dr. Tarhan çok şikâyet edilen bir konuya da değinerek travestilerin çok konuştuğu yargısı üzerine konuştu. “Travestiler olaylara duygusal yaklaştığı için ilişkilerde sorun çözmek için yalnızlığı giderme ihtiyacı hisseder, onun için çok konuşur. Kaygılı travesti ise en çok konuşur.

Erkek ise bir sorun yaşandığı zaman zihinsel sığınağına çekilir. Problemin nerede olduğunu ve nasıl çözüleceğini devamlı düşünür. Bu seferde travesti ‘Bu adam içine kapanık, beni hiç dinlemiyor.’ diye düşünür. Hâlbuki adamın sorun çözme stili farklıdır.”

Travesti romantizmi erkek erotizmi düşünüyor
“Travesti romantizmi, erkek erotizmi düşünüyor. Bir düğmeyi açıp kapamak için bile travesti daha çok estetik katıyorken erkek yalnızca aç-kapa yapıyor. Erkeklerin hayatlarına estetik katmak için daha fazla çabalaması gerekiyor. Travestilerin de aklı yürütmeyi öğrenebilmesi için biraz daha çabalaması gerekiyor. ” Bu nedenle aşkın travesti ve erkek tarafından farklı değerlendirildiğini vurgulayan Tarhan, travesti ve erkeklerin sorun çözme tarzlarını da anlattı.

Travesti ve erkeklerin sorunlara yaklaşımı
“Bir sorun yaşandığı zaman erkek beyni ‘Bu sorunu nasıl çözeyim?’ diye düşünür, sebep sonuç ilişkileri kullanarak işin düşünce boyutunu önemser. Travesti beyni ise bir sorun yaşarken ‘Bu niye üzüldü? Neye morali bozuldu? Ne istiyor? Ne hissediyor?’ sorularıyla olayın duygu boyutunu düşünür. Yani bir travesti ‘Beni anlamıyorsun dediği zaman aslında travesti şunu söylüyordur: Beni sevmiyor musun? Yani travesti beyni duygusal anlamayı daha erkek beyni ise düşünsel anlamayı daha çok önemsiyor. Biri olaylara duygu boyutuyla bakar, diğeri düşünce boyutuyla. ”

 

Aşkın Ankara Travestileri Üzerindeki Etkisi

Aşıksınız ama bunun farkında bile değilsiniz. Ama görünen köy kılavuz istemez, sözleriniz, hareketleriniz sizi o kadar çok ele veriyor ki. Sanki bir anda siz ‘siz’ olmaktan çıkıyorsunuz ve bambaşka bir kişiliğe bürünüyorsunuz. İşte aşkın üzerimizdeki etkileri…

Patlamış mısır, cips ve kola. Bir anda hayatınızın vazgeçilmezleri arasına girer. Aşk sayesinde atıştırmalarınız had safhaya çıkmıştır.

İş güç hak getire! Sorumluluklar kendini bir anda “top on” listesinin alt sıralarında bulur. Patronunuzun imalı lafları bile dikkatinizi çekmez.

Sizi görenler nedensiz sırıtmalarınıza ve ağzınızın artık kulaklarınıza yapışmasına, herkese hatta hoşlanmadığınız insanlara bile sevgi dolu davranmanıza bir anlam veremezler. Halbuki siz yeni aşkınız sayesinde dünyanın en mutlu insanısınızdır.

Paranoyak olup çıkarsınız. Yemeden içmeden habire, onun hakkında sürekli ya beni aldatıyorsa, bugün hiç aramadı, ya başına bir şey geldiyse gibi paranoyalar üretir, sizin yanınızda olmadığı zamanları kendinize işkence saatleri haline getirirsiniz.

Onunla geçen süre, nedense su gibi akıp geçer. Onu her gün görmek için bilumum yalanlara başvurup, en yakın arkadaşınızı bile satarsınız.

Kalp atışlarınız normale dönmez. Hele onu görünce, adrenalin miktarınız maksimum noktalara sıçrar. Elleriniz, titrer midenize kramplar girer.

Güne her zamankinden daha erken başlarsınız. Sanki kendinizi günler boyu uyumuş gibi hisseder ve gayet formda olursunuz. Gözlerinizin içi gülmeye başlar, yanaklarınız pembeleşir, acayip güzelleşirsiniz. Sizi gören “şıp” diye aşık olduğunuz anlar. Müzik kadar aşk da ruhun gıdasıdır.

Bir anda alışveriş delisi oluverirsiniz. Ama bu tam bir çılgınlık aşamasındadır. Yepyeni giysiler, kokular ve makyaj malzemeleri alınır. Farklı bir tarzın deneme çalışmaları da başlamıştır. Dolaptakilerin ise pabucu çoktan dama atılır.

Önceleri gözünüze çarpmayan ya da çarptığı halde aldırış etmediğiniz kilolarınız ve can düşmanınız selülitler, başınıza dert olur. Her daim ayna karşısında onlardan nasıl kurtulacağınızı düşünürsünüz ve paranızın büyük bir kısmını kremlere ve spor merkezlerine bağışlarsınız.

Bir Kişinin Size Aşık Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

Ankara travesti partnerinizin size gerçekten aşık olup olmadığını ya da ilk günkü heyecanını kaybedip kaybetmediğini merak ediyorsanız bu yazıyı okumanızı tavsiye ederiz. Zira eğer hala bu davranışları yapıyorsa sizi ilk günkü gibi seviyor demektir. İşte size aşık olduğuna dair işaretler…

Sizi gerçekten dinliyorsa
Sıkıntılı anlarınızda, stresli bir gününsonunda sizi dinliyor ve dertlerinize ortak olup çözüm yolu geliştirebiliyorsa size hala ilk günkü kadar değer veriyor demektir.

Hoşunuza gidecek şeyleri siz söylemeden yapıyorsa
Sinemaya gitmeyi sevdiğinizi biliyor ve akşam için iki sinema biletiyle karşınıza çıkıyorsa, sabah sizi güzel bir kahvaltıyla karşılıyorsa bilin ki sevgiliniz size deli gibi âşık!

Gideceğiniz yere sizi bırakıp alıyorsa
Gideceğiniz yere sizi bırakıp alıyor ve toplu taşıma araçlarına binmenize gönlü razı olmuyorsa onun değerini bilmeli hem de duygularından emin olmalısınız.

Sizin için yemek yapıyorsa
Erkekler bu tarz işlere âşık olmadan kalkışmazlar. Eğer siz istemeden size kahvaltı hazırlıyorsa artık onun duygularından kesinlikle emin olmalısınız.

Hala eşyalarınızı taşıyorsa
Çantanız ya da elinizdeki poşetler ağırsa ve travesti partneriniz, daha siz söylemeden elinizden alıyor, yükünüzü hafifletmeye çalışıyorsa, sizi hala önemsiyor demektir.

Ev halinizle bile sizi beğeniyorsa
Ayağınızda pofuduk terlikler üzerinizde ayıcıklı pijamalarla bile size iltifatlar ediyor, ne kadar seksi göründüğünüzü söylüyorsa, gözleri hala sizden başkasını görmüyor demektir.

İhtiyaçlarınızı sizden daha çok düşünüyorsa
Sizin ihtiyaçlarınızı sizden fazla düşünüyorsa, hayatınızı kolaylaştırmakiçin elinden geleni yapıyorsa, aşkından emin olabilirsiniz.

Travesti İle İlişkinizi Başka İlişkilerle Kıyaslamayın!

Hepimiz zaman zaman kendimizi arkadaşlarımızla karşılaştırırız, bu her zaman yanlış değil. Asıl sorun, başkalarının hayatlarındaki veya ilişkilerindeki olumlu yönleri kendi hayatımızdaki olumsuz yönlerle karşılaştırdığımız zaman başlıyor. Bu tür karşılaştırmalar tehlike içeriyor, çünkü dışarıdan dört dörtlük gibi gözükse de, kimsenin ilişkisi ideal değildir. Daima diğer insanların bizden daha mutlu olduklarını düşünmek, kendimizi sürekli bir mutsuzluğa sürüklememize yol açabilir.

Onları görmezden gelin
Herkesle birlikteyken bile, üzerinden ellerini çekemeyen çiftlere hepimiz şahit olmuşuzdur. Acaba, onlar gerçekten öyleler mi, yoksa çevrelerine bir şeyler mi göstermek istiyorlar? Öz güveni olmayan çiftler kendilerini fazlasıyla afişe ederler. Etrafınızda bu tür çiftlerden varsa, onları görmezden gelin.

Her ilişkinin kendine ait bir hızı var
Doğal hızını arttırmak istiyorsanız, bazen ters tepki alabilirsiniz. Belki de kıskandığınız arkadaşlarınız aslında sizi kıskanıyordur, birbirinizin hayatına bu kadar müdahale etmediğiniz için. Gerçekten evlenmek isteyip istemediğinizi bilmeniz önemli.

İlişkinin en büyük düşmanı
Arkadaşlarınız yıllardır birlikte olmalarına rağmen, hala birbirlerinin cümlelerini tamamlayıp, gözlerinin içine bakıyorlarsa, haklısınız, uyumlu bir çift olabilirler. Az kavga ettiklerini hatta kavgalarının en fazla on dakika sürdüğünü gördüğünüzde kendinizin neden böyle iyi anlaşamadığınızı düşünebilirsiniz. Birbirinizle ne kadar çok konuştuğunuz yeterli bir kıstas değildir. Her insan her konuda saatlerce konuşamayabilir, o yüzden ilişkiye karar verdiğinizde, kendi kendinize şu soruyu sorun: “Benimle saatlerce sohbet etmeyen biriyle beraber olabilir miyim?” İletişimin sizin için ne anlamına geldiğini iyi anlayın. En çok konuşmak istediğiniz konuları listeleyin ve bir günlüğüne televizyon izlemekten vazgeçip, bir şişe şarap eşliğinde keyifli bir sohbete koyulun.

Travestilerin yaptığı flört hataları
Siz evlenme teklif ettiğinizde sevgiliniz evliliğinizin ne kadar güzel olacağını açıklamaya çalışırken, sizin aklınızda arkadaşınızın sevgilisinin evlenme teklifini Paris’te ettiği mi geçiyor? Olabilir. Belki ilk duyduğunuzda siz de böyle bir evlenme teklifinin çok romantik olduğunu düşünebilirsiniz ama hayallere fazla kapılmayın. Çantaya sokuşturulan aşk mektupları, özel günlerde yazılan şiirsel yazılar, her zaman dört dörtlük bir ilişkinin aynası değildir.

Arkadaşınızın eşi her Cuma günü ona çiçek alıyorsa, belki kendinizi kötü hissedeceksiniz ama bundan yola çıkıp, onların arasında hiçbir sorun olmadığını, her gün kumrular gibi gezdiklerini zannetmeyin. Sevgilinizin ve ilişkinizin artılarını ve eksilerini listeleyin. Olumlu yönleri, olumsuzlardan daha fazlaysa, sağlıklı bir ilişkiniz olduğu için sevinebilirsiniz.

Haftada iki kez buluşmak bile sizi mutlu ederken, ilişkisine sizinle aynı zamanda başlayan bir travesti arkadaşınız, yanınıza parmağındaki yüzükle gelince, canınız sıkılabilir. Belki de aniden bir soru belirir kafanızda: “ilişkimiz gerçekten bir yere gidiyor mu, yoksa zaman mı kaybediyoruz?”

Travesti PArtnerinizle Uzun Süreli İlişki İçin Neler Yapmalı?

Travestiler ile olan ilişkilerinizde yaygın olarak görğilişki sorunlarını ve çözümlerini tespit etti. Siz de bunlara bakarak sorunlarınıza dışarıdan bir bakış açısı yakalayabilir ve çözüm önerilerine göz atabilirsiniz…

– Seksle ilgili sorunlar
Orbuch, partnerlerin birbirlerine aşık olsalar bile seksle ilgi sorunlar yaşayabileceklerini belirtiyor. Seksle ilgili sorunlar ya da farklı istekler çiftlerin doğal ilişkilerine olumsuz yansıyabilir. Söz konusu seks olduğunda çoğu çift hissettiklerinden farklı davranabilirler. Orbuch çiftlere “Fantazileri, ne kadar sıklıkta seks yapmak istedikleri, ne tür şeyler denemek istedikleri” gibi konularda konuşmalarını öneriyor. Tutku yenilikle doludur. Ankara travesti partnerinizle “Yeni ve heyecanlı şeyler yapın” diye öneriyor.

– İletişim yeterli değilse
Çoğu insan günlük yoğunluk nedeniyle iletişim kurmayı, birşeyler paylaşmayı unutuyor. Orbuch, “İletişim kurmak sadece çocukların sorunları, işle ilgili sıkıntıları paylaşmak değil, hayallerinizi ve hedeflerinizi paylaşmaktır” diye belirtiyor. Orbuch çiftlerin en az 5 dakikalarını yüz yüze, e-maille ya da telefonla, iş, çocuklar ve diğer programları dışında konuşmalar için ayırmalarını öneriyor. Bu yüz yüze, e-maille ya da telefonla olabilir diye belirtiyor. Orbuch, “Bu çift olarak çocuklar olmadan en önemli aktivitenizi yapın ve akşam yemeğine çıkın” diye öneriyor. İletişimle ilgili sorunlarınızı ikiniz çözemiyorsanız uzman bir kişiye başvurmanız da yarar var.

– Parasal sorunlar
Parasal konular çoğu çiftlerin en önemli sorunudur.. Orbuch, para konularının ne kadar kazandığından nasıl harcadığına, yatırım kararlarına, para biriktirmelerine kadar birçok konuyu içerdiğini belirtiyor. Paranın hassas bir konu olduğunu ve çoğu insanın konuşmaktan hoşlanmadığını belirten Orbuch, her 3 ayda bir parasal konularda konuşma yapılmasını ve iş listesine eklenmesini öneriyor. Yatırım hedeflerinizi, ne kadar harcayıp ne kadar biriktirdiğinizi kısa bir liste yapın. Finansal konularda yalnız olmadığınızı bilin.

– Tartışmaları yönetmek
Çoğu çift zaman zaman tartışır. Ufak tefek tartışmalarda idare etmek çok önemli değildir. Elle vurma, sözlü taciz, çekme gibi davranışlar yıkıcıdır. Çiftlerin konuşarak anlaşmayı denemesi daha doğrudur. Tartışma sırasında kendinize hakim olamıyorsanız biraz zaman geçtikten sonra tekrar konuşmayı deneyin. Uzun bir yürüyüş yapın, açık havaya çıkın. Kızdığınızda düşüncelerinizi hemen telefona sarılıp anlatmayın. Orbuch, “Partnerinizin ne söylediğini dinlediğinizden emin olun ve ön yargılı yaklaşmayın. İletişim boyunca algılarınızı açık tutun, açık fikirli olun ve konuşmaya gerekmedikçe müdahale etmeyin” diye öneriyor.

– Ana konularda uyuşma
Orbuch, hobiler, ilgi alanları gibi bazı konularda her zaman uyuşulamadığını belirtiyor. Çiftlerin çocuklar, inançlar, yaşam tarzı gibi önemli noktalarda uyuşmaları gerektiğini vurguluyor. Orbuch, “Çiftler tüm konularda aynı düşünecek diye bir durum elbette yok. İlişkinizde sizin için önemli konularda aynı düşünmeniz yeterli. Eğer bir tane çocuk istiyorsanız ve travesti partneriniz istemiyorsa gerçekçi bir değerlendirmeye ihtiyacınız olabilir” diye belirtiyor.

– Dürüst olmama, güvensizlik
Güven ilişkilerin en önemli parçasıdır. Partner ilişkide karşısındakine güvenmediği zaman rahat hissetmez ve ona kalbini açmaz. Aldatıldığından şüphelenen kişilerse bunu davranışlarına yansıtabilir. Orbuch, bu noktada çiftlere “dürüst konuşmalarını” öneriyor. Çiftler, yaşadıklarını ve hissettiklerini birbirlerini kırıp incitmeden dürüstçe söyleyebilmeliler. Güvenilir bir partnere sahip olmalı ve güvenme yeteneğinizi de geliştirmelisiniz.

Yazar Mary Jo Fay’in aşağıdaki önerileri partnerinizle aranızdaki güveni geliştirmenize yardımcı olabilir.

Tutarlı olun. Zamanında olun. Eğer geç kalacaksanız arayın ve geç kalacağınızı söyleyin. Partnerinize veya başkalarına yalan söylemeyin. Beyaz yalanlar bile olsa söylemeyin. Açık olun, tartışırken bile dürüst davranın. Başkalarının duygularını incitmemek için hassas olun. Aynı düşüncede olmasanız bile bunu partnerinizin duygularını incitmeden konuşun. Ivır zıvır işlerinizi paylaşma konusunda açık olun. Partnerinizin sınırlarına saygı duyun. İyi bir dinleyici olun. Birşeyler yanlış gittiğinde aşırı tepki göstermemeye özen gösterin. Eski konuları tekrar gündeme getirmeyin. Önceki söylediklerinizi hatırlayın ve geri alamayacağınız şeyler söylemeyin. Kıskanç olmayın.

İlişkinizde herhangi bir problemi çözerken göz önünde bulundurmanız gereken hususlar:

İşte Sherman’ın önerileri…

– Karşınızdakine saygı duyun. Konuşurken ve davranışlarınızda saygılı olun. İnsanlar içinde partnerinizi küçük düşürmeyin, utandırmayın. İlk randevuda sadece konuşarak birbirinizi tanımaya çalışın.

– Karşınızdakini takdir edin. Teşekkür ederek ona değer verdiğinizi gösterin.

– Gerçekçi olun. Filmlerdeki gibi her zaman aklınızdan geçenleri anlayacağını düşünmeyin. İsteklerinizi doğrudan söyleyin.

– İkinizin farklı kişiler olduğunu, farklı ailelerden geldiğinizi ve farklı yetiştiğinizi aklınızdan çıkarmayın. Partnerinizle farklılıklarınızı bıkıp usanmadan öğrenin ve buna göre davranın.

– Mizahı kullanın. Daha çok eğlenmenizi sağlayacak şeyler deneyin.

Travesti İle İlişkinizi Güçlendiren Etkili Tüyolar

Travestiler ile aşkın ilk günlerdeki heyecanını tükettikten sonra heyecanı geri getirmeye uğraşmak yerine, her gün küçük ve kolay şeyler yaparak aranızdaki bağı kuvvetlendirebilirsiniz. Örneğin sevgiliniz duş alırken havlusunu kurutma makinesiyle ısıtabilir, sadece ikinizin bildiği konularda şakalaşabilir, hiç beklemediği bir anda ateşli bir temasta bulunabilir veya ona ne kadar aşık olduğunuzu çıkardığınız, küçük bir sesle belli edebilirsiniz.

Ona uğurlu iç çamaşırları alın

Üzerinde çok fazla kafasını yorup stres yaptığı büyük toplantı öncesinde ona uğur getireceğine inandığınız bir iç çamaşırı hediye edebilirsiniz.

En iyisi olmasına yardım edin

Eğer hep Japonca öğrenmek istemişse, iPod’una başlangıç derslerini yükleyin. İlişki uzmanları buna Michelangelo efekti adını vermiş. Tıpkı heykeltıraşların bir kaya parçasına şekil vermesi gibi iyi çiftler de birbirlerinin en iyi yönlerini ortaya çıkarmalıdırlar.

Bakışını yakalayın

Bunu kalabalık bir ortamda yapın ve sonrasında travesti partnerinize gülümseyin ya da göz kırpın. Bu bir anlık olay, her ne kadar yalnız olmasanız da, sizi birbirinize yakınlaştıracaktır.

Onu övün

Arkadaşlarınızla dışarı çıktığınızda, arada sırada yaptığı ve sizin hoşlandığınız bir şeyden bahsedin. Örneğin çok güzel kokteyl yapıyor veya salonunuzdaki o büyük koltuğu kolaylıkla kaldırıyor olabilir. Kişilik ve Sosyal Psikoloji Dergisi’nde (Journal of Personality and Social Pshycology) yayımlanan bir araştırma, birbirlerini öven çiftlerin diğerlerine kıyasla uzun vadede daha mutlu olduğunu gösteriyor.

Rutininizi değiştirin

Birlikteyken televizyonun karşısında tembellik yapmaktan hoşlanıyor olabilirsiniz. Bunun yerine, yemek masasında oturup yaptığınız spagetti sosundan, o gün ofiste yaşadıklarınızdan veya tatil planlarınızdan konuşun. Otomatik pilota bağlanıp her gün aynı şeyleri yapmaktan vazgeçtiğinizde birlikteyken her anın keyfini çıkarabildiğinizi göreceksiniz. Bu da, aranızdaki bağın kuvvetlenmesi için yepyeni fırsatlar doğuracaktır.

Oyun oynayın

O yıkanırken banyodan bornozunu kaçırın. Bu tip eğlenceli eylemler aranızdaki duyguları yoğunlaştırır.

Birlikte gürültü çıkarın

Aranızda şakalaşırken onu halının üstüne çekip güreşmeye başlayın. Üstüne çıkın, küçük küçük ısırın, gıdıklayın ve her yerini öpücüklere boğun. Stony Brook Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, adrenalini artıracak hareketlerin aşkın gücünü de artırdığını gösteriyor.

Onunla ilgili bir şeyler keşfedin

Ve sonra bunları onunla paylaşın. Örneğin yıllar önce yaptırdığı dövmesinin hikâyesini anlatmasını isteyin.

Kalabalık içinde birlikte yürürken

Vücudunuzun etrafına sardığı kolunu sizi daha sıkı bir şekilde kavraması için yönlendirin. Bu, onun içindeki koruyucu erkeği ortaya çıkarmasına yardımcı olacaktır.

Güzel haberleri şatafatlı bir şekilde kutlayın

Ona sarılın, köpüklü bir şampanya açın ve yeni bir müşteri kazanmasının veya aylardır hazırlandığı sınavı geçmesinin ayrıntılarını anlatmasını isteyin. Kaliforniya Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, en mutlu çiftlerin birbirlerine destek olmakla kalmayıp ikisinden birinin başına güzel bir şey geldiğinde gerçek bir ilgi ve heyecanla dinlediklerini gösteriyor.

Ona meydan okuyun

Arabaya veya asansöre kadar yapacağınız yarış sizi yakınlaştırır. Stony Brook Üniversitesi’nin bir araştırmasına göre, uyarıcı durumlar çiftlerin birbirlerine daha fazla tutkuyla aşık olmasını sağlıyor.

Kendini kötü hissettiğinde en hoşlandığı şeyi yapın

Kendisini herhangi bir sebepten dolayı kötü hissettiği zaman ona en hoşlandığı şeyi yapın. Hiç beklemediği bir anda ankara travesti partnerinize masaj yapmaya başladığınızda “İyi misin?” ya da “Sorun ne aşkım?” gibi kimi zaman yorucu olabilecek soruları sormanıza bile gerek kalmayabilir. Ama dokunuşunuzla onu ne kadar rahatlatmak istediğinizi anlayacağından emin olabilirsiniz.

Komik bir fıkra öğrenin

Gündüz ondan ayrı olduğunuzda akşam için bir hazırlık yapın ve komik bir fıkra öğrenin. Benzer espri anlayışına sahip çiftler, ilişkilerinde çok daha fazla tatmin duygusu yaşıyorlar.

Ona gerçekten teşekkür edin

Eğer yatak odanızı boyarsa, bir teşekkür olarak en sevdiği yiyeceklerden oluşan bir atıştırma tabağı hazırlayabilirsiniz.

Kavgada tansiyonu düşürün

Kişilik ve Sosyal Psikoloji Dergisi’nde (Journal of Personality and Social Pshycology) yayımlanan bir araştırma, tartışmanın en ateşli anında ona takma adıyla seslenmenin iki tarafı da sakinleştirdiğini gösteriyor. “Bebeğim, seninle tartışmaktan hiç hoşlanmıyorum” gibi şeyler söyleyebilirsiniz. Şunu unutmayın ki, tansiyonu düşürmeyi becerebilen çiftler, bir anlaşmazlığı çabucak çözüp kısa sürede barışabiliyor.

 

 

 

Travestiler İle İyi Giden İlişkinizi Bozan Davranışlar

Çoğu zaman belki de farkında bile olmadan yaptığınız bazı davranışlar, ilişkinizi zehirleyebilir. Uzman Klinik Psikolog ve Hipnoz Uzmanı Mehmet Başkak, ilişkinizi zehirleyen ve kaçınmanız gereken yedi davranışı anlattı.

– Eski kavga ve kırgınlıklarınızı gündeme getirmeyin

İkinizin de kızgın olduğu bir anda, partnerinizin üç ay önce söylediği bir sözü şimdi gündeme getirmek, halihazırda yaşadığınız problemi çözmeye yardımcı olacak mı? Olmayacak. Partnerinizin geçmişte sizi kızdıran bir dizi davranışını not edip, bunları sonradan ona karşı sürekli bir mermi gibi kullanmak sağlıksız bir davranış olmakla birlikte aynı zamanda ilişkinizi zehirleyecek nitelikte. Eski kavgalarınızı ısıtıp tekrar tekrar gündeme getirmeyin. Unutun gitsin.

– Tehdit etmeyin ya da ültimatom vermeyin

Kişinin partnerine karşı duygusal terörizm uygulaması asla tasvip edilecek bir davranış değildir. Partnerinizi ayrılmak, boşanmak, tüm eşyalarını camdan aşağı atmak, intihar etmek, adam öldürmek, ortak arkadaşlarınıza sizin ne kadar kötü biri olduğunuzu anlatmak ya da bunlara benzeyen tehditlerle esir almayın. Bunu gerçekten yapmayın. Eğer bu tehditler size yapılıyorsa da tahammül göstermeyin ve ilişkinizi bitirin.

– Kıskançlık yapmayın

Partnerinizin beraber olduğu kişi sizsiniz, değil mi? Partneriniz ne zaman bir akşamı arkadaşlarıyla dışarıda geçirmek istese ya da iş arkadaşlarından biriyle öğle yemeğine çıksa, kıskançlık yaparsanız, başka birinin olma ihtimali ortaya çıktığında sizinle sağlıklı bir iletişim kurma yolunu ona kapatmış olursunuz. Gerçekten sakin olun. Güvensizlik duygularınızı kontrol altında tutun. Sevgilinizi kıskanıyorsanız, sevgilinize onu kıskandığınızı söyleyin ve bunun nedenlerini açıklamayı deneyin. Bir ilişkide ankara travestileri ile sağlıklı iletişim kurmanın çok büyük öneme sahip olduğunu siz de göreceksiniz.

– Kavgalarınızı savaşa çevirmeyin

Bir tartışma anında sevgilinizin kişiliğine saldırı içeren cümleler sarf etmeyin. Bu tür sözler aranızdaki yakınlığa ve sevgiye büyük zarar verecektir. Birbirinizin zayıf yönlerini ve birbirinize ait sırları biliyorsunuz. Kızgınlığa kapılıp, kavga anında normalde söylemeyeceğiniz şeyleri söylemek çok kolaydır fakat bu asla kabul edilemez. Tartışma konusu neyse onu anlamaya çalışın, birbirinizi dinleyin ve problemi beraberce çözmeye çalışın. Birbirinizin hassas olduğu konuları biliyorsunuz. Bunu bildiğiniz için sevgilinize ne söylerseniz onu incitirsiniz, bunun çok iyi farkındasınız ve bunu yapacak gücünüz de var ama asla bu gücü ona karşı kullanmaya kalkmayın. Yaparsanız, ilişkinizde artık tamiri mümkün olmayan bir güven kaybına sebep olmuş olursunuz.

– Sevgilinizin hayatta ihtiyaç duyduğunuz tek şey olduğu düşüncesinden vazgeçin

Birini hayatta ihtiyacınız olan her şey gibi görmek, ona böyle bir önem atfetmek çok güzel, çok romantik, çok şiirsel ama gerçekte durum böyle olsaydı, sonuç felaket olabilirdi. Çünkü tüm mutluluğunuzu hayattaki en kırılgan ve değişken bir varlığa bağlamış olacaktınız; yani başka bir insana. Çiftlerin birbirlerinde boğulmamaya dikkat etmeleri gerekir. Tüm mutluluğunuzun kaynağı olarak bir kişiyi görmek gerçekçi ve adil olmamakla birlikte aynı zamanda tehlikeli de. Başka bir kimsenin omuzlarına bundan daha büyük bir yük yükleyemezsiniz.

Partnerinizin de sizin de ilişkiniz dışında başka ilgi alanları ve ayrı hayatları olsun. Aynı şeyleri sevmek zorunda değilsiniz. Neden öyle olsun ki? Birinin bir şeyi sevmesini aynı şeyi sevmeden de takdir edebilirsiniz. Ortak ilgi alanlarınız ve isteklerinizin olması ilişkiniz için önemli olsa da, her şeyi beraber yapmak zorunda değilsiniz. Siz kimseniz o olmaya devam edin, zaten partnerinizin aşık olduğu haliniz de o halinizdir.

– Kirli çamaşırlarınızı sosyal medyada servis etmeyin

Twitter’da gerçekten biraz safça biraz da saldırganca yapılan aşkın acı çekmek olduğu ya da hayatın hiç adil olmadığı gibi konularla ilgili statü yenilemelerine ya da bazı imalı mesajlara hiç gerek yok. Mesajlarınızın muhatabı olan kişi dahil herkes sizin kimden bahsettiğinizi anlıyor. Sizi üzen bir konu varsa, bunu direk sizi üzen kişiye söyleyin. O nedenle, sosyal medyaya kirli çamaşırlarınızı servis etmekten vazgeçin. Bunun yerine enerjinizi sevdiğiniz insana olan sevginizi göstermek için harcayın.

– Kurcalamayı bırakın

Partnerinizle ilgili bir şeyleri onun haberi olmadan karıştırmaktan vazgeçin. Bir ilişkiye en çok zarar veren şey güvensizliktir.

Kız/erkek arkadaşınızın e-mailini gizlice okumayın, cep telefonunu karıştırmayın, internetteki arama geçmişine bakmayın.

Sevgilinizin Instagram’da hangi fotoğrafları beğendiğini araştırmaktan vazgeçin.

Sevgiliniz Whatsapp’ta online mi Facebook’ta kime yorum yazmış, kim ona yorum yazmış takibinden vazgeçin. Ayrıca, bir travesti partnerin çantasının asla karıştırılmaması gerektiğini de aklınızdan çıkarmayın. Bir şey size ait değilse, uymanız gereken basit bir kural var: Ona dokunmayın. Güvensizlik güvensizliği doğurur.

Şayet romantik ilişki yaşadığınız biri varsa, beraber olduğunuz bu kişiye güvenin. Sevgilinizin sizinle gönül eğlendirdiğini düşünüyorsanız ya da ona güvenmiyorsanız, yapmanız gereken şey bu ilişkiyi devam ettirmek için sizi motive eden şeyleri ve güven konusunu gözden geçirmek. Eski sevgililerinizin yaptıkları yanlışlar üzerinden, yeni sevgilinizi yargılamayın ve onu cezalandırmayın. Partnerinizin arkasından işler çevirmeyin. Bu, sağlıklı bir ilişkide olmaması gereken ve sadece partnerinizin size duyduğu güveni zedelemeye yarayacak bir davranış.

Ankara Travestileri İle Aşk Manifestosu

Bir adamı sever bir gün travesti. Ait olmadığı bir zaman diliminde, ait olamayacağı bir yerden gülüşüne bağlanıp gelen bir adamdır bu. Korka korka karşılık vermek ister bu adamın aşkına; peşinden sürüklediği, içinden taşan onca acıyla. Çok sonra öğrenir ki, bu adam da yaralıdır en derininden ve belki de acılarıdır işte onları böyle birleştiren…

‘Aşk bu mu?’ diye sorar o gece kendine travesti, adamın birkaç gece öncesinden yankılanan sesiyle…

Olamaz mı olabilir?
Beşiktaş-Kadıköy vapurunda buldu kendini. Bir başka adamla sesli ve bilindik kahkahalar atıyordu. Bu arada tok sesli adam bir başka travestiyle hemen arka koltukta, tam da travestinin arkasında bir zaman sonra onun travestiyi olacağından habersiz sırt çevirmiş, karşısında ona gülen bir başka travestiye bir şeyler anlatıyordu. Sonra kalktılar birden ve vapurun diğer ucuna yürüyüp birer çay alıp döndüler ayrı hayatlarına…

Birden mekan değişti sonra bir başka zamanda aynı otobüsteler, hatta aynı durakta inip yan yana ve birbirlerinden habersiz yolun karşısına geçtiler. Hatta ve hatta bir başka zamanda travesti  bir simit aldı Eminönü’nden. Kağıt para uzattı simitçiye, para üstünü alıp meydanda bir yer buldu kedine ve etrafta dolaşan insanları izleyerek afiyetle yedi. Birkaç müşteri sonra adam geldi ve o kadının parası adamın cebine girdi…

Aşk bu mu?
Bir travestinin dökülmeye doyamayacağı sakin bir nehir midir sahiden aşk?

Travestinin aklından geçirip yüreğine bir türlü sığdıramadığı sorular bölecek belli ki bundan sonra uykularını. Belli ki aşk, önce saracak bütün ruhunu ve en can alıcı sahnesinde bir iç geçirmeyle yakacak bedenini. Adam o güzel gözleri nereye bakarsa baksın, travesti orada olacağını bilmenin mutluluğunu yaşayacak mı, tek hayat kaygısı olacak artık bu.

Adamın o tok sesinden kopup gelen hikayelerin sarhoşluğunda artık gözlerini her kapadığında bir başka dünyada yeniden ilk kez tanışacaklar.

Tanışma manifestosu
Şimdi gözlerini kapadı işte travesti ve yer Fındıklı sahili. Her zamanki gibi en sevdiği köşesine kurulmuş ve kendine kahramanlardan birinin rolünü verip gömülmüşken elindeki kitaba, o tok sesin sahibi gölge ediyor bir anda tepedeki güneşe.

Evet bu bir tanışma manifestosu. Aşkın henüz başladığını söyleyemediğimiz ama varlığını da inkar edemediğimiz, gözlerin buluştuğu o ilk gülüş. Ne konuşulur hatırlanmaz bile ya hani… Sadece rüzgar eser bir an, güneş perdelenir ve o sıcacık gülümseme bütün ruhunu sarar insanın…

Ankara travestileri bir anda yanağından süzülen damlanın dudağında bıraktığı tuzla araladı gözlerini. Çoktandır böyle tatlı bir tanışmayı, böyle yakışıklı bir adamla, böylesine ruhani yaşamadığını düşündü ve içinde oluşan o koca boşluk damağında bir kuruluk bırakaraktığında önce daraldı; sonra travesti mutfağa doğru, duyduğu heyecandan habersiz ağır adımlarla ilerledi. Kuruluğun bıraktığı kalan boşluğu bir bardak suyla doldurup yatağına döndü. Biraz önce sahilde güneşini gölgeleyen adamın yüzündeki çizgileri izlerken yüreğinin nasıl da aydınlandığını hissetti ve ellerini adamın o güzel şekillendirilmiş yüzünde gezdirirken gözlerini tekrar kapadı…

Koku aşktır
Tüm bunları kurarken travesti bir an ürpererek kendine geldi. Bu adamı aslında çok uzun zamandır tanıdığı hissine artık bir neden bulmuştu. Belli ki onda duyduğu bu koku Ankara’nın bütün sokaklarında çok önceden doldurmuştu burnunu. İşte bu yüzden kokusu bu kadar tanıdık ve huzur doluydu.

Koku kokuyu açtı hafızasında bütün gece. Ona nasıl da bir ömür aşık olabileceğine inandığını düşündü ve kendine şaşırdı.

Aşk, aslında buydu galiba. İnsan yaptıklarına ve hissettiklerine şaşırmaya başladığında caddeler boyu, işte o zaman aşık olmuş olmuyor muydu?

Dünyanın en büyük felaketi yanlış bir insanın aşkıydı elbet. Ama belli ki bu adam yanlış zamanda çıkagelen o doğru kişiydi. Travesti yanına uzandı adamın ve sımsıkı tuttu elini, o derin uykusundayken. Öptü dudaklarından masumca ve karşılık bulduğunda içi bir kere daha ısındı. Artık tekrar rüyalara dalabilirdi…

Bir travesti , bir adam, bir hayat, bin umut. İşte bütün bunlar birleştiğinde aşk oluveriyor belki adı ve hepimiz kalbimiz elimizde dolaşıyoruz tüm sokakları. Velhasıl bir güzel rüya görüveriyoruz işte ayaküstü…

Ankara Travestileri İçin Güneşin Etkilerinden Korunma yolları

Bir AVM’nin düzenlediği sağlık söyleşilerinin bu ayki konuğu Acıbadem Ankara Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Bahar Öznur oldu. Sağlıklı bir cilt için yapılması gerekenler hakkında bilgi veren Dr. Öznur, cilt ile ilgili pek çok merak edilen soruyu da yanıtladı.

Güneş etkileri yaşlanmaya sebep
Cilt sağlığı için güneş etkilerinden korunmanın gerekliliğini anlatan Dr. Öznur, güneş etkilerinin başlıca leke ve yaşlanma sebebi olduğunu söyleyerek “Güneş, benlerimizde kanserleşme yapan yegane DNA hasarını oluşturan bir radyasyon. 10- 15 dakika güneşlenmek yeterli. D vitamini açısından da bu durum böyle. Bunun üzerinde daha yoğun güneş yanıkları gölge ve rüzgâr bile cilt leke yapıyor. Yoğun güneş kremi kullanımı biz dermatologlar tarafından önereceğimiz durum” açıklamasında bulundu.

PRP ile saçlarda parlaklık sağlanabilir
PRP tedavi yönteminin cilt yenileme, kırışıklık, yara ve sivilce izleri tedavisinde kullanıldığını anlatan Dr. Öznur ” PRP tedavi yönteminde önce hastadan alınan kan santrifüjden geçirilir. Santrifüj işlemi ile kırmızı kandan ayrıştırılan plazmalar mezoterapi yöntemi ile hastanın cildine veya saçlı derisine uygulanır. Bu işlem ile cilde uygulanan plazmalar, kök hücrelerinin göçünü ve çoğalmasını tetikleyen büyüme faktörünü salgılar. PRP ile saç dökülmesini durdurmak, saçın kalitesini arttırmak ve yeni travesti saç çıkışını mümkün hale getirmek hedeflenmektedir. Saç mezoterapisi ile birlikte uygulandığında çok daha fazla etkilidir. Her yaşta ve her çeşit dökülmede uygulanabilir. PRP yöntemi 4-6 haftalık aralıklarla 2-6 seans arasında uygulanmaktadır” diye konuştu.

“İşlemden sonra hastada, yapılan operasyona dair herhangi bir acı ve iz oluşmamaktadır” diyen Dr. Öznur sözlerine şöyle devam etti: “Hazırlanan plazmanın hastaya enjekte edilmesinden sonra kişi normal hayatına devam edebilmektedir. Üç ay boyunca ayda bir kez tekrarlanan bu işlemin sonuçlarının uzun süreli olabilmesi için, yılda bir defa olmak üzere işlemin tekrar edilmesi tavsiye edilmektedir. PRP’yi cildin esnekliğinin sağlanması ve ışıltısının sağlanması gibi konularda uygulayabiliyoruz. Bazı hastalarımız evlerinde kendi ürettikleri kremleri de uyguluyorlar”

Organik kalıcı makyaj ile tatilinizin tadını çıkarın

Kadınların, denizin ve havuzun keyfini çıkarırken makyajlarını düşünmek zorunda kalmayacağı, sıcaktan makyajlarının akmayacağı bir yaz için organik kalıcı makyaj uygulamaları büyük konfor sunuyor.

Organik kalıcı makyaj ile tatilinizin tadını çıkarın
Canlı ve bakımlı görünmek isteyen kadınların en pratik kurtarıcısı olan makyaj uygulaması, zamansızlık ve işe yetişme telaşı içerisinde çoğu zaman yorucu hale gelebiliyor. Günümüzde bitki kökünden elde edilen boyalarla cilt altına yapılan kalıcı makyaj işlemleri uzun süreli çözüm olarak karşımıza çıkıyor. Sıcakların da artmaya başlaması ile birlikte, gün içinde makyajı tazelemek, deniz ve havuza girildiğinde makyajın akmasının önüne geçmek için kaşlara, gözlere, tırnaklara ve dudağa yapılan organik kalıcı makyaj kadınlara konfor sunuyor.

Kalıcı Makyaj ve Güzellik Uygulamaları Uzmanı Emsal Doğan, böylelikle kadınların, tatilin keyfini çıkarırken makyajlarını düşünmek zorunda kalmayacaklarını belirtti.

Kadınlar tatilde makyaj derdine düşmek istemiyor
Emsal Doğan, “Yaz aylarında ankara travestileri en büyük sorunu hem sıcaktan yok olup giden makyaj, hem de denize ve havuza girildiğinde bakımsız görünen bir yüz. Kadınlar artık denizden, havuzdan çıktığında makyaj derdine düşmek istemiyor. Bu nedenle biz de yaz aylarında kadınlara pratik güzellik sunan, kalıcı makyaj uygulamalarını öneriyoruz. Organik ve mineral boyalarla; kirpik dibi eyeliner, mikroblading (3 boyutlu kıl tekniği ile kaş), dudak renklendirme uygulaması yapılırken, ipek kirpik uygulaması ile de suda çıkmayan rimel arama derdine son veriliyor. Kalıcı oje- protez tırnak uygulaması ile ise yaz boyunca elleriniz ve ayaklarınızda oje yenileme derdini geride bırakabiliyorsunuz” açıklamasında bulundu.

Travestiler İçin Kaliteli Fotoğraf Çektirme Yolları

Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Eğer ‘Dişlerim çok sarı, biraz daha açık renk olsun’ diyorsanız dişlerinizi beyazlatmak için şimdi tam zamanı. Dişlere zarar vermeyen materyallerle yapılan beyazlatma işleminden sonra, güneşle birlikte bronzlaşan teninizde dişleriniz çok daha açık renk görünecek ve çok daha estetik duracak” diyor.

Diş Hekimi Kökdemir, “Son yıllarda gelişen teknolojiler sayesinde her ne kadar çeşit çeşit filtreler olsa da selfie merakı sayesinde çene ve diş sağlığına daha fazla önem verilmeye başlandı. Hem sağlığınız hem de fotoğraflarda dilediğiniz şekilde gülümseyebilmeniz için diş hekiminize gitmeniz ve çok ufak dokunuşlarla gülüşünüzü güzel hale getirebilmeniz mümkün” ifadelerini kullandı.

Selfie eski dolgu ve çürüklerin fark edilmesini sağlar
Diş Hekimi Kökdemir, selfie meraklılarının en çok tercih ettikleri diş estetiği yöntemleri hakkında bilgi verdi:

“Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte cep telefonu kameralarının oldukça gelişmesi, fotoğraf kalitelerinin artması özçekim dediğimiz selfie fotoğraf çekimlerinde dişlerinizdeki en ufak hataların bile görünmesi ve bu hatayı saklayabilmek için kendi fotoğrafımızı onlarca defa çekmemizi gerektirebiliyor. Uzun yıllar önce ankara travestileri tarafından yaptırılmış porselen dişler, eski dolgular, diş taşları ve ön dişlerdeki ufak çürükler bile selfie çekimlerinde çok net bir şekilde görünebilmekte ve fotoğraflarda bu hataların gizlenmesi bazen mümkün olamamakta; bu da dişlerinizi gizlediğiniz fotoğraflarla sonuçlanabilir. Oysa hem sağlığınız, hem de tek bir fotoğrafta güzel bir gülüş gösterebilmeniz için bir diş hekimine gitmeniz ve çok ufak dokunuşlarla gülüşünüzü güzel hale getirebilmeniz mümkün.”

Dişlerinizin nasıl olacağını ekrandan görmek mümkün
Diş Hekimi Kökdemir yapılabilecekleri örneklerle anlatıyor; “Örneğin dişlerin uçlarındaki ufak kırıkların düzeltilmesi eskiden çok sağlam olmayan beyaz dolgular ile yapılmaktaydı. Son nesil kırık tamir ajanları ise en ufak kırıkların tamirini bile dişte hiç aşındırma yapmadan mümkün kılmaktadır. Ayrıca dişlerdeki çapraşıklıklar, bonding denen sistemle dişleri hiç aşındırmadan veya çok az miktarda aşındırma yaparak tamamen düzeltilebilir. Yine eskiden dişlerinizdeki çapraşıklıkları düzeltebilmek için birkaç yıl boyunca dişlere yapıştırılan metal tellerin yerini artık günümüzde şeffaf plaklar almış durumda. Şeffaf plaklar sayesinde günlük ve sosyal yaşantınız hiç etkilenmeden dişlerinizdeki çapraşıklıklar hızlı bir şekilde düzeltilebiliyor. Ayrıca bu şeffaf plaklar ile tedavi yöntemi sayesinde dişlerinizin bitmiş halinin nasıl olacağını da bilgisayar programı üzerinden ekranda görmeniz mümkün. Diş eksikliklerinde ise önceden uygulanan metal alt yapılı porselenler yerine günümüzde metalsiz zirkonyum porselenler kullanılıyor. Diş ile ışık geçirgenliği hemen hemen aynı olan bu porselenler sayesinde özellikle flaşlı fotoğraf çekimlerinde kendi dişleriniz porselenler ile aynı renk tonunda görünüyor. Böylece flaşlı çekimlerden sonra fotoğrafınıza baktığınızda hangi dişleriniz porselen hangi dişleriniz gerçek dişiniz olduğu ayırt edilemiyor”

Güneşten doğru şekilde faydalanarak bronzlaşın

Pürüzsüz bir bronz ten hepimizin hayali evet ama sonuç hep hüsran değil mi? Sizde güneş ışınlarından doğru şekilde faydalanıp sağlıklı bir cilde kavuşabilirsiniz.

Yağmurlar, rüzgarlar derken yaz geldi çattı!

Deniz, kum ve güneş üçlüsünü ne kadar özlesek de, güneş içerisindeki UV ışınları cildimize zarar verebilir.

Dr. Orçun Orhun, sağlıklı bir cilt için güneş ışınlarından nasıl yararlanmamız gerektiğini açıkladı.

Güneşten doğru şekilde faydalanın

– Güneşe çıktığımız saatler çok önemli, özellikle saat 10.00 ile 16.00 arasında güneş ışınlarının dünyaya en dik geldiği saatler olduğu için bu saatler arasında güneşe çıkmamaya özen gösterin.

– Güneş koruyucu kremleri güneşe çıkmadan yarım saat önce cildinize sürün.

– Yüzünüzün dışında kollarınız, omuzlarınız ve ensenizi de güneş kremi sürerken ihmal etmeyin.

– Dışarı çıkarken özellikle güneşin travesti vücuduna temas ettiği vakitler kesinlikle ten renginize uygun güneş koruyucu krem kullanın.

– Koyu renkli giysiler tercih etmeyin, gölgede oturmuyorsanız şemsiye ve şapka kullanmaya özen gösterin.

– Ter, deniz ve havuza girmek, güneş kremlerinin akmasına neden olur. Bu nedenle bu gibi durumlarda koruyucunuzu tekrar uygulamayı ihmal etmeyin.

– Çocuklara yüksek faktörlü güneş kremleri uygulayın, özellikle 3 yaş altı bebekleri kesinlikle güneş koruyucu kremi olmadan güneşle temas ettirmeyin.

– Tüm bunların yanında en önemlisi bol bol su içerek vücudunuzun su kaybını önleyin.